Karadeniz'in incisi Pazar'ımızda, günlük yaşantımızı doğrudan etkileyen önemli konular ve uzun süredir çözüm bekleyen meseleler halkımızın gündemini meşgul etmeye devam ediyor. Bir yandan atılan doğru adımları takdir ederken, diğer yandan vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarını gözeten beklentileri dile getirmek, yerel yönetimle aramızdaki köprüyü sağlam tutacaktır.
Öncelikle, sahil yolunun trafiğe kapatılması kararının ne kadar isabetli olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bu sayede kazaların önüne geçildi ve halkımız için güvenli bir alan oluştu. Ancak bu kararın getirdiği bir zorunluluk var: Karayolları üst geçitleri.
Vatandaşlarımız, özellikle engelli, yaşlı ve bebek arabalı hemşehrilerimizin mağduriyetini giderecek çözümlerin acilen hayata geçirilmesini bekliyor. Karayolları projelerinde engellilerin düşünülmemesi büyük bir eksikliktir. Üst geçitlere asansörlerin kurulması bir lüks değil, toplumsal bir zorunluluktur. Yetkililerin bu hayati konuya en kısa sürede eğilerek gerekli düzenlemeyi yapması elzemdir.
İlçemizin en büyük sıkıntılarından biri de yaya kaldırımlarının işgal edilmesidir. Esnafımızın ticaret yapma hakkı elbette saklıdır ancak bu, yayaların güvenliğini ve geçiş hakkını kısıtlamamalıdır. Vatandaşlarımız, Pazar Belediyesi Zabıta ekiplerinin bu konuya kesinlikle el atmasını ve kaldırım işgallerine son verilmesini talep ediyor. Yaya haklarına saygılı bir kent vizyonu için bu adımlar şarttır.
Öte yandan, Pazar'a yakışmayan, görüntü kirliliğine yol açan metruk veya bakımsız binaların da mutlaka düzeltilmesi ve kentsel estetiğe uygun hale getirilmesi gerekiyor.
Trafikteki kurallara uymak, medeni bir toplumun en temel gereğidir. Sürücü ve yolcular olarak emniyet kemerlerimizi takmak ve sürüş sırasında telefonda konuşmamak hem kendi hem de başkalarının hayatını korumak demektir. Kurallara uyma konusunda daha sorumlu davranmalıyız.
Son günlerde hamsinin fiyatının düşmesi, dar gelirli vatandaşımızın yüzünü güldüren yegâne ekonomik gelişme oldu. Ancak bazı işletmelerdeki fahiş fiyat artışları vatandaşı üzüyor. Özellikle çay ocaklarında 10 TL olan çayın 15 TL'ye çıkması, müşteri kaybına neden olmuş, esnafın da kaybetmesine yol açmıştır. Fiyat istikrarı konusunda hassasiyet şarttır.
İlçemizde artan dilenci sayısındaki çoğalma ve bunun üzerinden yapılan duygu sömürüsü kabul edilemez bir sosyal yaradır. Bu durumun önlenmesi için belediye ve emniyetin koordineli çalışması gerekmektedir.
Pazar Belediye Başkanımız Sayın Neşet Çakır ve ekibini sahada çalışırken görmek gerçekten takdire şayan ve güzel bir görüntüdür. Halkla iç içe ve sorunlara yerinde çözüm arayan bu yaklaşım tebriği hak ediyor.
Ancak çözüm bekleyen önemli konular var:
Kapalı Pazar Yeri: Haftada iki gün kurulan ilçe pazarında vatandaşların kötü hava koşullarından etkilenmemesi için modern bir kapalı pazar yerine ihtiyaç vardır. Bu, hem satıcı hem de alıcı için konforlu ve sağlıklı bir ortam sağlar.
Fiyat Yüksekliği: İlçemizdeki sebze ve meyve fiyatlarının diğer ilçelere göre çok yüksek olması, vatandaşlarımızın alışveriş için çevre ilçelere gitmesine neden oluyor. Bu durumun nedenleri araştırılmalı ve Pazar esnafının rekabetçi olması sağlanmalıdır.
Karayolları Yanındaki Bahçeler: Karayolları kenarında yapılan kişisel bahçeler, estetik açıdan olumsuz görüntülere yol açmakta ve ilçemizin genel düzenini bozmaktadır. Bu alanların daha düzenli ve çevreye uyumlu hale getirilmesi gerekiyor.
Pazar'ımızın potansiyeli çok yüksek. Tüm bu sorunlar, el birliği ve doğru yönetimle aşılacak niteliktedir. Yerel yöneticilerimizin, halkımızın sesine kulak vererek Pazar'ı daha yaşanabilir, daha düzenli ve daha estetik bir ilçe haline getireceğine inanıyoruz.