Ekrandan dinleyerek mukabele olur mu?

Ekrandan dinleyerek mukabele olur mu?

TEFEKKÜR 11.06.2016 09:02:24 25 0
Ekrandan dinleyerek mukabele olur mu?
Süleyman KÖSMENE
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr


Hiç şüphesiz makbul olan, mukabelede Kur’ân’ı bir insanın canlı olarak okumasıdır.

Ancak buna imkân olmadığında, televizyondan, radyodan, kasetten, bilgisayardan okunan Kur’ân’ı dinlemek veya eğer takip edebiliyorsa Kur’ân-ı Kerîm’i açarak takip etmek de hatim için ve mukabele için yeterli bir yoldur. Hatim ve mukabele niyetiyle takip eden kişi, Kur’ân’ı açarak, okunan Kur’ân’ı gözüyle takip ederken, diliyle de fısıltı halinde –okuyabildiği kadar- okuyarak takip ederse, inşallah hatim ve mukabele sevabı almış olur.

Allah kabul etsin.

ABDEST NURDUR, FAZİLETTİR

Nazmi Bey: “Televizyon veya bilgisayar ekranına yansıtılarak okunan Kur’ân-ı Kerîm sayfalarına abdestsiz bakarak okuyabilir miyiz? Takip edebilir miyiz? Keza televizyon, bilgisayar ve radyolarda okunan Kur’ân-ı Kerîm’i yine abdestsiz dinleyebilir miyiz?”

Öncelikle eğer abdest almaya mani bir hal yoksa abdest almak her hal ve şartta nurdur ve fazilettir.

Bu fazileti teslim ettikten sonra, hüküm olarak, televizyon, bilgisayar gibi ekranlarda görünen Kur’ân sayfalarına uzaktan bakarak okumak, okunan âyetleri takip etmek ve dinlemek abdestsiz olarak mümkündür. Yani mubahtır.

Abdestli olarak ise daha faziletlidir.

DUÂ ÂYETLERİNİ OKUMA

Bayan okuyucumuz: “Evrad, ezkar, cevşen ve delail gibi metinlerde ayetler var. Kadınlar muayyen günlerde okuyabilirler mi? Keza muayyen günlerde Arapçası olmayan Kur’ân meali, Yasinsiz Cevşen okunur mu? Gusül abdesti olup, namaz abdesti olmadan Kur’ân’a dokunulabilir mi? Kaynaklarla öğrenebilir miyiz?”

Öncelikle şunu ifade edelim: Hayızlı veya loğusalı olmak kadın için bir ezadır, ama bir ceza değildir. Kadın için fıtrî hallerdendir. Bunun için dinimizin getirdiği hükümler İlâhî şefkati yansıtır. Buna uymak da bir Allah emri olur. Bu da fazilettir.

Hayızlı veya loğusalı bir kadın, ezberden, Kur’ân’dan duâ âyetlerini okuyabilir, okunan Kur’ân’ı dinleyebilir.

*Hazret-i Meymune Validemiz (ra) anlatıyor:

“Hayızlı olduğumuz zamanlarda Resulullah (asm) içimizden birinin kucağına başını koyar ve bize Kur’ân okurdu. Biz hayızlı olduğumuz halde başörtümüzle mescide giderdik.”1

*Âişe Validemiz (ra) anlatıyor:

“Ben hayızlı iken Peygamber Efendimiz (asm) mübarek başını kucağıma yaslar, Kur’ân okurdu.”2

Hüküm şöyle olmak gerektir: Kadınlar âdetli günlerinde Allah’a sığınmak, hamd, şükür, zikir ve duâ âyetlerini Kur’ân-ı Kerîm’den ezbere okuyabilirler.

Meselâ bir iş başlangıcında “Bismillâhirrahmânirrahîm” okuyabilirler. Bir ölüm haberi aldıklarında “İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn.” diyebilirler. Şükür maksadıyla “Elhamdülillah” diyebilirler. Zikir maksadıyla Fatihâ, Âyetü’l-Kürsî ve İhlâs Sûrelerini; Allah’a sığınmak kastıyla Felâk ve Nâs Sûrelerini ezberden okuyabilirler. Cevşen okuyabilirler. Evrad, ezkâr, delail, tahmidiye gibi duâ metinlerini ve bu metinlerde geçen âyetleri, âyetlere el sürmeksizin okuyabilirler. Tefsir, hadis ve fıkıh kitaplarını okuyabilirler. Arapçası olmayan Kur’ân meali okuyabilirler. Bunlarda sakınca yoktur. Sadece bu halde Arapça âyet metnine dokunmamaları kâfidir.

KUR’ÂN’A DOKUNMA

Kur’ân, “Şüphesiz bu, Kur’ân-ı Kerim’dir. Levh-i Mahfuz’da korunmuştur. Ona tertemiz olanlardan başkası dokunamaz. Âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir.”3Âyetiyle, Kur’ân’a dokunabilme esaslarını belirliyor.

Buna göre, Kur’ân’a dokunabilmek için,

1) Küfür kirliliğinden,

2) Necaset kirliliğinden,

3) Hades kirliliğinden arınmış olmalıdır.

Yani Müslüman olmalı, maddî kirliliklerden arınmış olmalı ve abdestsizlik hâlinden de sıyrılmış olmalı, yani abdestli olmalıdır.

Dört mezhebin taharetten anladığı budur.

Hayız hâlindeki bir Müslüman kadının kan necasetinden arınmasına ve abdestli bulunmasına fıtraten imkân yoktur. Dolayısıyla Kur’ân’ın Arapça metnine dokunmaz. Ama ezberindeki dua ayetlerini okuyabilir.

GÜNÜN DUÂSI

Ey her zayıfa gerçek dayanak olan Mukîm’im! Ey iyilik ve ikramına sınır olmayan Kerim’im! Ey bütün kusurlardan münezzeh olan Kuddûs’üm! Senden başka ilah yoktur! Bize eman ver! Bizi dünyada belalardan ve musîbetlerden muhafaza eyle! Bizi ahirette azabından, gazabından ve Cehennem’inden kurtar! Amin.
Dipnotlar:

1- Nesâî, Hayız, 19.

2- Müslim, Hayz, 15/301.

3- Kur’ân-ı Kerîm, Vâkıa Sûresi: 77-80. 

Anahtar Kelimeler:
1

ÇAYMER sezonu açtı, kendi yaş çay fiyatını açıkladı

2

Macaristan’dan getirdiler, Rize’de denenmeye başlandı

3

Projenin ilk ayağı Rize Pazar’da başladı.

4

İSTANBUL’DA DÜZENLENEN YÖRESEL ÜRÜNLER FUARI SONA ERDİ.

5

BATUM’DA SINIR TEMSİLCİLERİ TOPLANTISI YAPILDI