Murat Ümit HİÇYILMAZ

Tarih: 03.10.2023 17:34

Rize’ye Kültürel Hizmet: 5 Yeni Kitap

Facebook Twitter Linked-in

Matbuat sektöründeki maddi tüm olumsuzluklara rağmen ilimiz kültürü, tarihi ve insanıyla alakalı çok güzel kitap çalışmaları elimize geçiyor. Kültüre ve tarihe merak hemşehrilerimiz de bu sayede kitapla buluşuyor, memleket ile alakalı türlü bilgilere ulaşabiliyor. İlimizde Rize konulu eserlerin çok fazla rağbet görmediği, kamu kurum ve sivil toplum kuruluşlarının dahi pek oralı olmadığı gerçeğine rağmen bir avuç insanın fedakârane çalışmasıyla nice güzide eser çok şükür basılıp matbuat arşivinde yerini aldı ve gelecek kuşaklara ulaşma şansını yakaladı. Bu yazımızda son bir yıl içinde Rize Araştırmaları Vakfı (REVAK) tarafından okuyucuya sunulan 5 önemli kitabı kısaca inceleyeceğiz.

Birinci kitabımız sevgili dostum Burhan Okutan tarafından kaleme alınan “Ardeşen: Kültür-Toplum Yapısı-Şahsiyetler” adlı kitap. Burhan ağabeyin uzun yılları bulan araştırmaları sonucu derlenerek ciddi bir mikro tarih araştırmasına dönüşen çalışma REVAK Yayınları tarafından 2022 yılında basıldı. Toplam 488 sayfalık kitap hayli kalın olmakla birlikte içeriğinde bulunan onlarca fotoğraf ne yazık ki renksiz olarak basılmış. Kapakta Ardeşen merkezden daha eski bir kasaba olan Ğere (Işıklı) köyünün tarihi bir fotoğrafı tercih edilmiş. İçerik ise tabiri caizse ne ararsanız bulabileceğiniz cinsten denilebilecek kadar dopdolu. Ardeşen’e damga vurmuş sporcusundan siyasetçisine, iş adamından din adamına kadar enva-i çeşit biyografiye rastlayabilirsiniz. Aynı şekilde ilçenin tarihi eserlerinden kent tarihine, eğitim tarihçesinden manevi geçmişe, folklordan eski hatıralara kadar hemen her husus mutlaka kitapta yer edinmiş. Ardeşen ilçesini, tarihini ve insanını anlamak için bu kitap eşsiz bir imkân sunuyor.

İkinci kitabımız ise yine REVAK Yayınları’nın 2022 yılında bastığı “Rize Ailesi: Şer’iyye Sicillerine Göre 19.Yüzyılın İkinci Yarısı” adlı eser. Kitabın yazarı Dr. Arzu Pehlevan YILDIZ isimli Çayelili bir hemşehrimiz. Hanımefendi daha önce de Şer’iyye Sicil Defterlerinden Rize iline ait 1495 No’lu defterin tercüme ve tahlilini yapmış ve bu çalışma da REVAK organizasyonunda Dergâh Yayınları tarafından yayınlanmıştı. Toplam 651 sayfalık eser aslında tez çalışmasından kitaba uyarlanmış olup kapağında Rizeli eski aileyi temsilen köylü bir aile fotoğrafı kullanılmıştır. (Söz konu aile fotoğrafı Topluca (Mesemit) köyünden akrabalarıma ait olup kitap kapağı için şahsımın tavsiyesi idi.). Şer’iyye Sicil kayıtları Osmanlı Devletinin son dönemine ait toplumsal yapının fotoğrafını en doğru şekilde görmemizi sağlayan çok özel kayıtlardır. Defterlerin sıkça tez çalışması olarak tercüme edildiklerini görüyoruz ancak bu çalışmada ise şer’iyye kayıtlarından yararlanılarak o dönemin Rize’deki aile yapısı enine boyuna incelenmiş; mal paylaşımından boşanmaya, o dönemin geçer mesleklerinden dini hayata, toplumsal adetlerden işlenen suçlara kadar birçok husus kitapta yer almıştır. Yüzelli yıl öncesine ait Rize'deki toplumsal hayatı merak eden okuyucular için bu kitap eşsiz bir kaynak niteliğindedir.

Üçüncü kitabımız ise araştırmacı-yazar hocamız İshak Güven Güvelioğlu’na ait “Kalkandere: Karadere’den Kalkandere’ye Tarih, Halkiyat ve Şahsiyetler” adlı çalışma. Burhan Hoca’nın Ardeşen kitabından esinlenerek vücut bulan eser, İshak Hoca’nın yılları bulan detaylı arşiv ve saha araştırmalarına dayanıyor. 670 sayfalık kitap ne yazık ki içindeki görsel zenginliğe rağmen şartlar gereği renksiz olarak basılmış. Eserin kapağında uzak açıdan çekilmiş bir Kalkandere fotoğrafı kullanılmış. Bu ana resmin altında ise tarihi eserlerden ibaret küçük beş adet resim daha kapağa eklenmiş. Kalkandere gibi nispeten küçük sayılabilecek bir ilçede ne derece büyük bir tarihi zenginlik olduğunu bu çalışma sayesinde anlıyoruz. Hoca, konuları detaylı bir şekilde kategorize ederek tertipli ve anlaşılır bir eser ortaya koymuş. Arşiv tarihçisi olduğu için ilçeyle alakalı çok önemli arşiv belgelerini de deşifre ederek ciddi bir tarihçe hazırlamış. Aynı şekilde beraber icra ettiğimiz saha taraması sayesinde hemen her şeyi yerinde görme ve inceleme ayrıcalığını da adeta kitaba nakşetmiş. Kalkandere ilçesi hakkında neredeyse başka söylenecek söz kalmamış desem abartmış olmam herhalde.

Dördüncü eserimiz ise gerek siyasi çevrelerde, gerekse kahvehane köşelerinde dönem dönem mevzu olan tarihi bir hadiseler silsilesini açıklığa kavuşturan akademik bir çalışma. “Rize’de Şapka Hadisesi ve İstiklâl Mahkemesi Duruşmaları” adlı kitabın yazarı RTEÜ’de doçent olan akademisyen Sinan Başaran. Kalkandereli bir hemşehrimiz olan Başaran’ın çalışması 535 sayfa olup eserin kapağında üst tarafta Hamidiye Kruvazörüne ait fotoğraf, alt tarafta ise bahsi geçen İstiklal Mahkemesi üyelerinin beraber çekildikleri bir fotoğraf kullanılmış. Cumhuriyet’in ilanından sonra uygulanan devrimlere karşı Rize’de cereyan eden ve tarihe “Şapka Hadisesi” olarak geçen olaylar tamamen belgeler ve mahkeme tutanakları eşliğinde kronolojik olarak işlenmiş. İstiklâl Mahkemeleri tarafından 8 kişinin idamıyla sonuçlanan hadiseler zinciri hakkında ortalıkta dolaşan sahte bilgiler bu çalışma sayesinde netlik kazanıyor ve bu konu hakkında artık “son söz” olma niteliği taşıyor. Kitapta ayrıca büyük ihtilaflara sebep olan Hamidiye gemisinin olay yerini bombalayıp bombalamadığı mevzusu da açıklığa kavuşuyor. Kitapta duruşmalar sonucunda muhtelif ceza alan herkesin tam listesine ulaşmak mümkün. Mahkeme zabıtları, mahkûm dilekçeleri ve kruvazörün seyir jurnalleri de kitapta orijinal belge olarak sunulmuş. Özetle kitap tamamen belgelere dayalı mükemmel bir çalışma olup yaşanan olaylar zincirini önyargısız bir şekilde idrak edebilmek için eşsiz bir kaynak niteliğinde.

Tanıtımını yapacağım beşinci ve son çalışma ise Derepazarılı hemşehrimiz Sümeyra Sinoğlu Yılmaz tarafından kaleme alınan “Rize’de Halk Hekimliği” adlı eserdir. Toplam 143 sayfadan ibaret olan kitabın kapağında ağaç, çay bahçesi ve ardında yüce dağların bulunduğu bir yağlı boya çalışması kullanılmış. Kitap; hemen herkesin atalarından yarım yamalak işitmiş olduğu türlü hastalık ve köylerdeki gönüllü halk hekimlerinin ilkel tedavi yöntemleri hakkında etraflıca bilgiler içeriyor. Bu çalışma için araştırmacı yazar hemen hemen her ilçeden 150’yi aşkın kişiye ulaşmış ve röportajlar yapmış. Yöresinde meşhur olmuş halk hekimleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler derlediği gibi yaşayan halk hekimlerine de ulaşıp bilgileri doğrudan edinmiş. Çalışmada doğadaki birçok bitkinin de kullanım yerleri ve yöntemleri belirtilmiş. Yazar günümüz tıbbi bilgilerini de göz önüne alarak bazı sakıncalı tedavi yöntemlerinin yanlış anlaşılmalara sebep olmasını önlemek için kitapta değinmemeyi tercih etmiş. Konu hakkında bu derece kapsamlı bir çalışma olmadığını düşünürsek alanında bir ilk olan bu eser gerçekten çok kıymetli akademik bir çalışmadır.

Görüldüğü üzere sadece geçtiğimiz bir yıl içerisinde bu önemli 5 eseri yayınlayan, toplamda ise kurulduğu günden beri 37 adet çalışmayı kitaplaştıran Rize Araştırmaları Vakfı’nı tebrik ediyorum. Başta başkan Ömer Erdoğan olmak üzere vakfın mutfağında çalışan gizli kahramanlara da tüm Rize adına teşekkürlerimi sunuyorum.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —