Altan ORAKÇI
Uzun yıllar Antalya’da yaşadım. Büyük bir şehirde, özellikle de turizm merkezi olan bir yerde bulunmak insana çok şey öğretiyor. Orada kaldığım süre boyunca, çevremi dikkatle gözlemledim. Kurumları ziyaret ettim, gördüğüm eksiklikleri ilgililere ilettim. Bunu bir vatandaşlık görevi olarak gördüm ve elimden geldiğince yerine getirmeye çalıştım.
Şimdi ise memleketim olan Rize’nin güzel ilçesi Pazar’a geri döndüm. Burada da aynı anlayışla hareket etmeye gayret ediyorum. İlçemizin var olan sıkıntılarını, yapılması gerekenleri yine ilgili kurumlarla istişare ederek dile getirdim. Bazen de basın aracılığıyla vatandaşlarımıza çağrılarda bulundum. Çünkü inanıyorum ki, sadece kurumların değil, her bireyin de yaşadığı çevreye karşı sorumluluğu vardır.
Ne yazık ki akşamları Pazar sahilinde yürüyüşe çıktığımda, kimi zaman olumsuz manzaralarla karşılaşıyorum. Kamelyaların, oturma alanlarının çevresine bırakılan çöpler, doğaya ve insana yapılan bir saygısızlık. Etrafa atılan her bir çöp, sadece çevreyi kirletmekle kalmıyor; aynı zamanda diğer vatandaşların hakkına da haksızlık oluyor.
Bu nedenle buradan hemşehrilerime bir çağrıda bulunmak istiyorum:
Lütfen kamusal alanlarda, sahillerde, parklarda, dinlenme alanlarında bulunduğunuz yeri nasıl bulduysanız öyle bırakın. Çevreyi korumak sadece belediyelerin değil, hepimizin görevidir.
Pazar, tarih kokan bir ilçedir. Bu güzel ilçede yaşamak bir ayrıcalıktır. Ancak bu güzelliği korumak, kollamak ve gelecek nesillere aktarmak da bizlerin elindedir.
Geliniz, el ele verelim, çevremizi temiz tutalım. Unutmayalım; temiz bir çevre, sağlıklı bir yaşamın ilk şartıdır.