HACI HÜSEYİN YILMAZ MELEK ANISINA!

Ramazan Balcıoğlu

BORÇKA-Artvin’in tanınmış simalarından, yüreği Artvin için çarpan, çevre dostu örnek insan Hüseyin Yılmaz Melek, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitirdi. Borçka’da başladığı ticaret hayatını 1970’den bu yana İstanbul’da sürdüren Melek, son yıllarını vakıf ve dernek kuruluşlarında yer alıp hemşehrilerine her konuda destek olmaya ayırmıştı.

Hüseyin Yılmaz Melek, 1939 yılında Artvin’in Borçka ilçesi Şerefiye köyünde, Gürcü anne ve Laz babanın oğlu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu köyde geçtikten sonra (1951–52), 14-15 yaşlarında meslek sahibi olabilmesi için Borçka’da terzilik yapan, işinin ehli merhum Şevket Tekbaş ustanın yanına çırak olarak verilir. Şevket usta çok titiz olması sebebiyle yanına gelen çırakların yaptığı işleri beğenmez, çoğunu kısa sürede gönderirmiş. Uzun zaman çalıştırdığı Hüseyin Yılmaz Melek’i iyi bir usta olana kadar yanında tutmuş, yaptığı işlere çok güvenirmiş. Melek, askere gidene kadar, Borçka’da dayısının yanında kalır ve çalışır. Dayısının ailesiyle dayı hala çocukları olmaları sebebiyle, birbirlerini çok severler, et ve tırnak gibidirler. Temiz, titiz, düzenliliği ve dürüstlüğüyle kaldığı aileye uyum sağlaması zor olmaz.

YAPTIĞI HER İŞİ KUSURSUZ YAPMAYA ÇALIŞIRDI

O dönemdeki büyüklerin anlattığına göre iyi bir terzi olmuş. Ustası onu çok beğenir, önemli kişilerin kıyafetlerinin dikimini ona verirmiş. Terzilik mesleğini en iyi şekilde öğrendikten sonra, merhum İsmet Goncal ve merhum İsrafil Ataman ile mesleğini icra etmiş. 1957 yılında merhum Sabriye Hanım ile evlenmiş. 1959-1961 yıllarında İstanbul Rami Kışlası’nda askerliğini tamamlamış. Sonrasında, İstanbul’da kalarak mesleğini geliştirmek için, “Kadın–Erkek Terziliği Kursu”na gitmiş. Yaptığı her işi en iyi ve kusursuz yapmaya çalışan Hüseyin Yılmaz Melek, evine gelen misafirlerini de kusursuz ağırlarmış. Onu tanıyanların ifadesine göre, sadece işini değil, her konuyu en ince detayına kadar düşünüp titizlikle hareket eden mükemmel bir insandı.

Melek, 1962 yılında döndüğü Borçka’da Maradit caddesinde “Kadın-Erkek Tüccar Terzi” dükkanı açar. Bu açılış, Borçka’da uzun süre konuşulur. Tüccar kelimesinin anlamı, elbiselik kumaşları satıyor olması… İşini en güzel şekilde icra ediyor, kıyafet diktirmek isteyenler sıraya giriyormuş. Kumaşları İstanbul’dan getirten Melek, kumaşların kalitesine ve moda olanına dikkat edermiş.

BORÇKA’DA BAŞLAYAN TİCARET HAYATI İSTANBUL’DA SÜRDÜ

İşini kaliteli yapması ve özen göstermesinden olacak ki, ünü Borçka dışına taşmış. Artvin geneli ileri gelen saygın kişiler, bürokratlar ve üst düzey seçkin insanlar Hüseyin Yılmaz Melek’in müşterisi olurlar. Yanında çalışan çıraklara, mesleğini en güzel şekilde öğretir ama iş konusunda çırak ve kalfalarına asla tavizkar davranmazmış. O günden bugüne Artvin ve çevresinde sayılan sevilen bir insan olarak yaşamını sürdürür merhum Melek, tanıyanların ifadesine göre, insani ilişkilere önem veren, yardımsever, iyi günde kötü

günde, çevresinin yanında olmaya çalışan, ender insanlardan biriydi. Terzilik mesleğini 1970 yılına kadar devam ettiren merhum Melek, terziliği bırakıp İstanbul’a gider. Aynı yıl Aksaray’da Oto Yedek Parçacısı dükkanı açar ama özel müşterilerine evde elbise dikmeyi de sürdürür.

Kamil Dayal ile beraber açtıkları Oto Yedek Parçacısı dükkanı güzel iş yapar. Eylül 1971’de ailece Fatih Yavuz Selim semtinde almış olduğu eve yerleşirler. Dayal ile 1970 yılında başlayan ortaklık 1981’e kadar devam eder. Oto Yedek Parçacısı dükkânı herkesin uğrak yeri olmuş, memleketten gelenlerin, işi düşenlerin, eş dost ve akrabaların misafir edildiği bir mekan olur. 1993 yılında Arma Tekstil’i, 1995 Melek Tekstil’in kuruluşlarına öncülük etmiştir. Şirketler uzun yıllar boyunca yurtiçi ve yurtdışı üretim ve satışları ile dikkat çeken başarıya imza atarlar. Merhum Hüseyin Yılmaz Melek, son yıllarda vakıf ve dernek kuruluşlarında yer alır, hemşehrilerine her konuda destek olmaya, işlerini görmeye çabalardı. Etrafındaki herkes hayırsever, babacan bir kişiliği ile tanırdı.

ARTVİN’DEKİ DOĞA TAHRİBATI ONU ÇOK ENDİŞELENDİRİRDİ

Yüreği Artvin sevdasıyla çarpan Hüseyin Yılmaz Melek, Artvin’in çevre sorunlarına duyarlı bir insan olarak tanınırdı. Artvin’deki doğa tahribatına üzülür, iklim değişikliği için endişe ederdi. Her yıl memleketine gider, eşini dostunu ziyaret etmeyi asla ihmal etmezdi. Zaman zaman köyde toplu yemek organizasyonları yapar, akrabaları buluşturur, genç nesillerin tanışmalarını ve kaynaşmalarını sağlardı. Yazları çok sevdiği yaylası Bilbilan’a çıkar, eşi dostuyla buluşur hasret giderirdi.

Borçka ilçesi ve doğduğu köy olan Şerefiye Köyü’nün sorunları ile bizzat ilgilenir, çözümü için canla başla çalışırdı. Borçka ve köyü için birçok hayır işi yaptı. Borçka Camisi’nin önünde, merhum eşi Hacı Sabriye Melek adına yaptırdığı sıcak ve soğuk suyun aktığı çeşmeden herkes faydalanıyor, dualarla anılıyor. Onu tanıyanlar, yakın dönemde yaşamını yitiren Hüseyin Yılmaz Melek’i şu sözlerle uğurladılar: “Artvin’den kötü insan çıkmaz deyip tüm hemşehrilerini sevgiyle kucaklayan, merhametli, babacan, kibar, güzelliklerin her türlüsünü yüreğinde barındıran bu güzel insanın mekanı cennet olsun inşallah. Hepimizin başı sağ olsun.”

7 EVLAT SAHİBİ BABA! Evlat gibisi var mıdır insan için? Canının parçasıdır. Hele 4 kız, 3 erkek evlat babası olmak, başka bir dünyaydı Yılmaz Melek için...

ÇOCUK SEVGİSİ BAŞKAYDI! (Soldan Sağa) Zeliha Melek (Güngör), Fatma Melek (Ural), Ayşe Melek (Alkan), Sevgi Melek (Üstte-soldan) Cumhur Suer Melek, Arif Öncü Melek, Cüneyt Melek

BİNLERCE SEVENİ UĞURLADI 13 Aralık 2019 Cuma günü, cenazesinin kaldırıldığı Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Cami avlusuna sığmayan Artvinliler, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri ve sevenleri, Hüseyin Yılmaz Melek’ı sonsuzluğa uğurladı. Kılınan cenaze namazının ardından Büyükçekmece Mezarlığı’nda toprağa verildi.

“HAYIR İŞLERİ MUTLU EDİYORDU” Borçka ilçesinde ve doğduğu köyü olan Şerefiye Köyü’nün sorunları ile bizzat ilgilenir, çözümü için canla başla çalışırdı. Borçka ve köyü için bir çok hayır işi yaptı. Borçka Camisi’nin önünde, rahmetli Hacı Sabriye Melek adına yaptırdığı, sıcak ve soğuk suyun aktığı çeşmeden herkes faydalanıyor, dualarla anılıyor.

LAZ, HEMŞİN VE GÜRCÜ KÜLTÜRLERİNİN İÇİNDE OLDU

Kültürleri seviyordu. Artvin’in renkleri Laz, Hemşin ve içinde olmaktan büyük mutluluk duyduğu Gürcü kültürünü yaşamaktan mutluluk duyuyordu. Çoruh Vadisi Borçkalılar Derneği’nde başlattığı “Gürcüce Okuma Yazma ve Pratik Konuşma Kursu” beş yıldır devam ediyor. Kursiyerler ile yakından ilgilenir, rahmetli Yılmaz Melek, bir baba şefkati ile hepsini bağrına basar severdi. Rahmetli Yılmaz Melek, Borçkalılar Derneği’nde başlattığı 'Gürcüce Dil Kursu' ile Gürcü Kültürüne yaptığı katkılarından dolayı, İstanbul Gürcistan Başkonsolosu İnga KİKVADZE ve Ankara Gürcistan Büyükelçisi İraklı KOPLATADZE tarafından Sayın Yılmaz Melek'e Çoruh Vadisi Borçkalılar Dayanışma ve Gelişim Derneği adına teşekkür belgesi verildi.

VAKIF VE DERNEĞE KENDİNİ ADADI!

Hüseyin Yılmaz Melek, 1993 yılında kurulan Artvinliler Hizmet Vakfı’nın Kurucu Üyesi’dir. 2010-2013 yılları arası Artvinliler Hizmet Vakfı’nda Recai Delibaşıoğlu başkanlığındaki Yönetttim Kurulu’nda görev aldı. 2013-2019 yılları arasında yine Artvinliler Hizmet Vakfı’nda Danışma Kurulu’nda bulundu. Çoruh Vadisi Borçkalılar Dayanışma ve Gelişim Derneği’nin Kurucu Başkanı olarak 2006’da aldığı kutsal görevi 13 Aralık 2019’daki vefatına kadar sürdü.

BİNLERCE SEVENİ UĞURLADI

13 Aralık 2019 Cuma günü, cenazesinin kaldırıldığı Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Cami avlusuna sığmayan Artvinliler, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri ve sevenleri, Hüseyin Yılmaz Melek’ı sonsuzluğa uğurladı. Kılınan cenaze namazının ardından Büyükçekmece Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Kim ne dedi?

HASİBE ÖZKAN- Borçka Derneği Başkanı: BİR GÜZEL İNSANI TANIMAK!

Üyesi olduğum, Çoruh Vadisi Borçkalılar Dayanışma ve Gelişim Derneği’nin 2015 yılındaki genel kurulunda, beni de yönetim kuruluna yazmak istediklerini bildirmek için, rahmetli Yılmaz ağabeyim beni aramıştı. O dönemde, Macahel Vakfı ve Doğa Derneği yönetimlerinde olmam sebebi ile kabul edemeyeceğimi söyledim. Rahmetli, senin vekaletin biz de yönetime yazdık seni de dedi. Ben bu güzel insanı uzun yıllar önceden tanıyordum. Saygı ve sevgi duyduğum değerli bir büyüğümdü. Bu nedenle, madem siz öyle uygun buldunuz, siz nasıl isterseniz öyle olsun dedim. Böylece, Borçkalılar Derneği Yönetim

Kurulu’ndaki değerli arkadaşlar ile çalışmalara başladım. Böyle bir ekip içinde görev almak benim için onurdu. Derneğimiz ilçe derneği ve çok aktif çalışan dernektir. Kuruluş amacına uygun, hemşehrileri ile içiçe, dayanışma içerisinde çok güzel faaliyetler yapan saygın bir kurumdur. Rahmetli Yılmaz başkanımız, bu Dünya’dan gelmiş geçmiş nadir insanlardan biriydi. Bu güzel insanı kelimelerle anlatmak mümkün değildir. Artvinliler ve çevresinde kime sorarsanız, rahmetli için hep güzel şeyler duyarsınız. Soyadı gibi bir insandı. Ben çok şanslıyım bu güzel insanın ekibinde yer aldım ve birlikte çalıştım. Her zaman yanında olarak, yapmamı istediği her görevi canla başla üstlendim. Bu güzel insanın başımızda olması, bizleri cesaretlendiriyor, çalışmalarımız daha verimli geçiyordu.

En güzeli nedir biliyormusunuz? Hiçbir kan bağınız olmadan, baba kız gibi olmak. Beni biriyle tanıştırırken, bu benim manevi kızım, her zaman yanımda olan, destek veren, her şeye koşturan derneğimizin Genel Sekreteri derdi. Bu güzel insan, herkesin saygısını sevgisini kazanmış, gönüllerde taht kurmuş, hepimizin örnek alması gereken, Artvin sevdalısı, çevre dostu bir büyüğümüzdü. Etrafındaki herkes onu sevecen ve babacan kişiliği ile bilir, çok severlerdi.

Kültürleri yaşatmak için hep çaba içindeydi. Dernekten ayrılırken, ölümünü hissetmiş gibi, kursiyer arkadaşlar ile helalleşerek vedalaştı. Veda edişi hiç aklımdan çıkmıyor, ağlamamak için kendimi zor tutmuştum. Kıymetli başkanımızı hiçbir zaman unutmayacağız.

İSMET ACAR

Hemşerim, kardeşim Merhum Yılmaz Melek, gerçek bir dost, yakın bir arkadaşımdı. Artvin vakıf ve derneklerinde uzun yıllar birlikte çalıştık. Benim rahatsızlığım döneminde, hastanede yatarken vefat etmesi nedeniyle cenazesine katılamamış olmam nedeniyle halen derin üzüntü içindeyim. Tekraren, aile efradına, tüm sevdiklerine sabır ve baş sağlığı dileklerimle, rahmetli kardeşimin mekani cennet olsun, diyorum.

KENAN SATIR Rahmetli Yılmaz Abi’yi anlatmak için kelimeleri yetersiz buluyorum. Hepimizin dostu, abisi, babacan, kibar, naif bir kişiliği ile hepimizin gönlünü fetheden bir Melek'ti. Rahmetli Yılmaz başkanımızı uzun yıllardır tanırım. İçinde bulunduğumuz Sivil Toplum Kuruluşları etkinliklerinde birbirimize destek olur, programlarımızı birlikte yapardık. Rahmetli Yılmaz başkanımız sevgi dolu, yüreğinde en ufak bir kötülük barındırmayan örnek bir insandı. Herkesin saygı ve sevgisini kazanan gönüllerde taht kuran, herkesi şefkati ile kucaklayan, Artvin beyefendisi mükemmel bir insandı.

RECAİ DALİBAŞIOĞLU Vakfımızın ihtiyar delikanlısı, tezcanlısı, kibarı, toplantılarımızın kesintisiz vazgeçilmezi, Sivil Toplum Örgütleri’nde birlikte çalışmaktan büyük keyif aldığım güzel insan, toprağın bol, gittiğin yerin cennetin olmasını dilerim. Dostluklar, birbirimize olan saygı ile bütünleştiğinde merhum Yılmaz Melek gelecek hap aklıma. Gördüğüm kadarıyla iyi bir aile babasıydı. Güzel yaşamayı, yaşarken güzel izler bırakmayı başarmış, gidişi ile de yüzlerce seveni ile uğurlanmış, adam gibi adam tabirini çok yakıştırdığım ender

insanlardan biriydi. Aklımda kalan en güzel sözü; “Yüreği güzel insanları seveceksin. Dostluğu güzel olan insanları seveceksin. Biliyorum ki, Allah'ı seven insanların yürekleri kin tutmaz, güzeldir” sözü ile hatırlayacağım.

MUSTAFA MELEK Yılmaz Melek ile amca çocuklarıyız; babalarımızın amca çocukları olmasından gelir. Ancak Yılmaz abi rahmetli babam ile yaşıttı ve bütün çocukluğum ve gençliğimde onları amca yeğen olmalarından ziyade hep çok yakın arkadaşlar gibi gördüm. Bu nedenle ben Yılmaz abiyi bir abi olmasının yanında, bir amca gibi de benimsedim; ayrı bir saygı duydum. Yılmaz Melek kendisinin çevresine duyduğu saygı ve bunu gösteren davranışları ile bulunduğu her ortamda kendisi de oldukça saygı gören bir büyüğümüzdü. Sanki başka bir zamana aitti ve onu kaybetmemizle o zamanlarla olan bağımızı da kaybettik bir parça. Kişiliği, insanlara yaklaşımı, geçmişine ve memleketine bağlılığı ve hepimizin o yaşarken derinden hissettiği insan sevgisi ile hayatımız boyunca hatıralarımızdan silinmeyecek izler bıraktı. Onu unutmayacağız.

MUHTEREM YILMAZ Sevgili Yılmaz Melek ağabeyimi 2019 Aralık ayında kaybetmenin üzüntüsünü her geçen gün daha da artarak hissediyorum. Bir baba, bir ağabey, dir dost; vefatından sonra eksikliğini bu kadar çok mu hissettirir. Evet O böyle biriydi ve onu arıyoruz. Yılmaz Abi herkezin olduğu gibi benim de can dostumdu ve STK’larda beraber yönetimlerde bulunduk. Babacan, sevgi dolu, küçüğüne bile saygılı, emsalsiz hayırsever bir insandı. Sevgili Yılmaz ağabeyi daima sevgi ve saygıyla anacağım. Işıklar içinde uyu, iyi insan, seni unutmayacağız.

YÜKSEL ODABAŞ Güzel bir insanın, ani aramızdan ayrılışı hepimizi derinden üzmüştür. Rahmetli Yılmaz Melek başkanımız, soyadı gibi güzel bir insandı. Her zaman örnek aldığımız kibar, naif, babacan kişiliğiyle tanınır, herkes tarafından saygı duyulur sevilirdi.

Biz, kardeş derneklerin başkanları olarak çok ayrı bir hukukumuz vardı. Dernek çalışmalarımızda her zaman birbirimize destek veriyorduk. Kıymetli başkanımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına, sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum.

HAYDAR AYDIN Saygıdeğer iş insanı, her zaman gençliğe örnek teşkil eden pozitif enerjisi ile toplumda sevilen hayırsever, hoşgörülü, vatansever, iyi bir insan, iyi bir aile reisi ve Sivil Toplum Örgütleri’nin herkesi kucaklayan üyesi, Danışma kurulu ve yönetim kurulu üyeliklerini yapan, Çoruh Vadisi Borçkalılar Dayanışma ve Gelişim Derneği’mizin kuruluşundan itibaren başkanlığını yapan, hayatına önemli başarılar katmış ve ölümüne kadar her gün başarılar katmaya çalışan, dinamik yapısı ile her kesimden ilgi çeken, sevilen bir insandı. Borçka ilçemizin İstanbul’daki gençliğinin talebi doğrultusunda kuruluş çalışmalarına başladıımız dönemde dialoğa geçtik. Merhum Yılmaz Melek ile yolumuz burada kesişti. Kendisi çok heyecanlı ve ilçemizden gelip İstanbul’da çalışan her kesimden insanlar ile oturup kalkan, samimi bir insandı. 60-65 yaşlarında olmasına rağmen enerjisi ile tam bir Sivil Toplum Örgütü yöneticiliği için

biçilmiş kaftandı. Birleştirici, yapıcı ve derleyici özelliğini tamamıyla yansıttığı derneğin 2004-2005’de ilk başkanı rahmetli Yılmaz Melek oldu. 18’lik delikanlı gibi koştu, birlikte ilçemiz Borçka için çok anlamlı güzel işler yaptık. Evet, tanıdığımız abimiz Hüseyin Yılmaz Melek’i pek çok sosyal projede birlikte olduktan sonra 2019’da bir ameliyat sonrası hazin bir şekilde kaybetmenin üzüntüsünü hep birlikte yaşadık. O bizim için her zaman kalbimizde yaşayan ve arkamızdan bize destek olan biri olarak kalacak beynimizde. Ruhun şad olsun sevgili başkan Hüseyin Yılmaz Melek. Mekânın cennet olsun.

HAKAN BEKAR Efsane başkan Rahmetli Yılmaz Melek'i kelimelerle nasıl anlatacağımı bilemiyorum. Hepimize örnek olan hoşgörülü babacan, bütün güzel huyları yüreğinde barındıran ender insanlardan biriydi. Sivil Toplum Kuruluşları içinde, saygın bir yeri olan, herkesin gönlünde taht kuran mükemmel bir insandı. Ben kendimi biraz daha şanslı hissediyorum, çünkü birlikte çalışma fırsatım oldu. O, her zaman yanımızda olan, desteğini hiç eksik etmeyen iyi bir STK temsilcisi idi. Ruhu şad, mekânı cennet, hepimizin başı sağolsun.

AYŞE KATKAT Sevgili Yılmaz Melek Başkanımızın aramızdan ayrılmasının yıldönümünde, kendilerini derin üzüntüyle ama özlemle, saygı ve minnetle anıyoruz. Girdiği her mecliste saygı uyandıran, herkese karşı çok hoşgörülü, mütevazi, kibar, naif, merhametli, yardımsever, cömert, babacan, güven veren bir büyüğümüzdü. Hemşehrileri ve dostlarıyla birlikte olmaktan çok mutlu olur, bu amaçla yapılan etkinliklere maddi manevi katkı sunar, mutlaka da katılmaya çalışırdı. Özellikle biz Artvinliler için büyük bir kaybımızdır. Nurlarda yatsın değerli Melek Başkanımız.

METİN KAR Sevgili Yılmaz Melek, beklenmedik bir anda aramızdan uçup başka diyarlara gittin. Bu diyarda örnek bir insan oldun, Takım elbiseli devlet adamlığından hiç ödün vermedin. Olaylara ve günün yaşananlarına alçak gönüllülükle, kırmadan, incitmeden, çözüm odaklı, barışçıl baktın. İçimizde yaşanan olaylar ve durumlar karşısında birbirimizle savaşırken Yılmaz Melek hep yatıştırıcı ve arabulucu oldu. Ömrümüzün kavga edecek kadar uzun olmadığını hatırlattı. Delikanlı Abi’m; gittiğin cennetinde mutlu ol, rahat uyu, Bizlere örnek kişiliğin miras kaldı. Bu mirasını gelecek nesillere aktarmak gayretinde olacağım. Sizi iyi ki tanımış ve sizinle ömrümüzün kısa bir bölümünü de olsa paylaşmışım. Mekanın cennet olsun güzel insan.

SALİH YILDIZ 2003-2020 yılları arası Çoruh Vadisi Borçkalılar Derneğinin değişmez başkanı olarak kendisi ile çok güzel mesaimiz ve görüşmelerimiz oldu. Bu dönemde birçok sivil toplum kuruluşu vakıf ve dernek başkanları ve yönetimde hizmet veren arkadaşlarla tanışma fırsatı bulmuştum. Hepsi birbirinden değerli arkadaşlardır. Yılmaz Melek abimizi daha farklı tanıdığımı ifade etmek istiyorum. Yılmaz abi soy ismine layık gerçekten melek gibi bir insandır. Ondaki sevecenlik, heyecan, hoşgörü. nezaket gözümün önünden hiç gitmiyor. Asaleti ile Artvin'i adam gibi adam olarak her zaman ve her yerde temsilde bulunan ender bir değerdir. Aramızdan erken ayrıldın, melek kadar ince yürekli adam Yılmaz Melek.. Ayrılığın bize hep acı verirse de senin adın yeter bunu bilesin; Koca Yürekli adam.