Hayatının neredeyse tamamını dağlarda, yaylalarda geçiren Ali Yeniçırak, 66 yaşında olmasına rağmen hâlâ dimdik ayakta. “Askerlik ve kısa bir cezaevi süreci hariç hep çobandım” diyen Yeniçırak, tam 17 yıldır Çamlıhemşin’in Kramik Yaylası'nda yaşıyor.
Daha önce Hacivanak’ta 4 yıl, Başyayla’da ise 9 yıl geçiren Ali Yeniçırak, şu an 27 büyükbaş hayvan, 3 keçi ve sadık dostu bir köpekle doğanın kalbinde yaşam mücadelesi veriyor. Onun için doğa bir geçim kaynağından öte, bir yaşam biçimi.
“Tutturduğum gibi gidiyorum...” Yaşamının nasıl geçtiği sorusuna kendine has bir cevap veriyor:
“Valla ne diyeyim, bir adam tutturup gidiyor ya, ben de öyleyim. Tutturdum gidiyorum…”
Bu sade cümle, aslında Ali Yeniçırak’ın dirayetli, kanaatkâr ve kendine yeten bir yaşamın özetidir. Yaylada yalnız yaşadığını söyleyen Yeniçırak, “Hanıma haber gönderiyorum ‘çay bitsin’ diye yazı çıkarduk, hâlâ gelmedi” diyerek hem hasretini hem de yöresel mizahı dile getiriyor.
Yayla Hayatı ve Zorlukları Kramik Yaylası’nda en büyük sıkıntının iletişimsizlik olduğunu söylüyor:
“Telefonlar çalışmıyor. Faturalı hatta boş yere para ödüyoruz. Burası sanki zamanla bağlantısını kesmiş gibi.”
Bu yıl 15 yıl aradan sonra ilk kez bu kadar çok kar yağdığını söyleyen Yeniçırak, yaylaya her yıl Mayıs sonunda çıktığını, Ekim ortasında ise kar yağmazsa dönüş yaptığını ifade ediyor:
“Ağustos’un 7’sinde bile kar yağar, ben gördüm.”
Devlet Desteklerinden Memnun Hayvancılığın günümüzde kolay olmadığını ancak devletin sunduğu desteklerin işleri bir nebze kolaylaştırdığını da belirtiyor:
“Devletimizden Allah razı olsun, kredi veriyor, buzağı parası veriyor, yer kiralamaya imkân tanıyor.”
Gençlere Altın Değerinde Tavsiye Ali Yeniçırak’ın gençlere tavsiyesi ise net ve anlamlı:
“Okusunlar, okusunlar... Tahsilden iyi hiçbir şey yok. Tahsilli adam daha akıllı iş yapar.”