Bu yaylada Elektrik yok. Birkaç ev kendileri tarafından temin edilen Jeneratör ile aydınlanmayı sağlıyor. Haftada bir ziyaretçiler tarafından Rıfat dayıya getirilen gazetelerin bulmacaları dahi boş geçmeden gözden geçiriliyor. Pilli radyo uyku gelip çatıncaya kadar açık. Bazen unutulunca sabaha kadar çalıyor. Dünya ile irtibatı küçük pilli radyo ile sağlamaya çalışıyorlar.
Rıfat Akturan neler söyledi?
“83 yaşındayım.5 yaşımdan bu yana bu yayladayım. Bir ara gurbete gittik. Ama tekrar dönek zorunda kaldım. Yaylalar şimdi eskisi gibi değil. Eskiden her evin 10-15 hayvanı vardı. Bugün bu yaylada tüm hayvanları toplasan bir evin hayvanı kadar hayvan yoktur. Toplam 15 hayvan çıkmaz. Eskiden göç yollarda geçerdi. En az 2 veya üç günde yaya buraya varırdık. Biz Pazar’a bağlı Bucak köyü, eski ismi acaba köyünden buraya geliyoruz. Yaylamız Çamlıhemşin’e bağlı ama biz Pazar’da ikamet ediyoruz. Eskiden 60 haneli olan bu köy de artık yaylacılık bitti. Tek tük gelenler var. Yaylanın da tadı kaçtı “dedi.
Mehmet Küçük
“Bende eski ismi acaba köyündenim. Haziran’da bu yaylaya gelip dört veya beş ay kalıyorum. Yani anlayacağın Kar yağınca mecburen gidiyorum. Buraya Kışın 10 metre Kar yağıyor. Sığırım falan yok. Birkaç tavukla idare ediyorum. Dağda odun yaparız. Lahana ve böğürtlen toplarız. Tek başıma kalıyorum. Ben her sene geliyorum. Önceleri çok kalabalıktı. Şimdi kimseler yok.1.500 İnek vardı. Şimdi 15 tane yok. Kimse kalmadı yaylarda. Akşamları zaten 3 kişi varız. Dünya havadisleri olup bitenleri Çay sohbeti ile konuşuruz. Ramazan burada kolay geçiyor. Bu yaylanın sorunlarının başında yol geliyor. Elektrik yok. Yolun bakımı yapılmıyor. Para ile yaptırın diyorlar. Köylü Para ile yolu yaptırabilir mi? Bu yol biter mi? Devletten yardım bekliyoruz. Yağmur yağdığında iki ay araba gelmiyor. Yiyecek yoksa aç kaldın. Yaylamız Çamlıhemşin’e bağlı, biz Pazar’a bağlıyız. Müracaat edince birisi “Çamlıhemşin’den al, diğeri Pazar’dan al diyor” biz ne yapalım “ dedi.
