Rize Eğitim Bir Sen Üniversite Şubesinden açıklama

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Lojmanları İle İlgili Hukuki Süreç Hakkında Zorunlu Açıklama.

15.12.2025 20:13:00 425 0
Rize Eğitim Bir Sen Üniversite Şubesinden açıklama

Eğitim-Bir-Sen Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Şubesi, üniversite lojmanlarına yapılan ve Türkiye genelinde emsali bulunmadığını belirttiği yüksek fiyat artışına karşı yürüttükleri hukuki süreç ve sonrasında yaşanan gelişmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendirdi. Sendika, lojmanların üniversite için stratejik bir sosyal imkân olduğunu vurgulayarak, yapılan artışın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savundu. Açıklamada, zam miktarından ziyade personelin hukuki hak arama sürecinin suç gibi gösterilmesi ve bu nedenle akademik ve idari personelin itibarsızlaştırılmasının asıl sorun olduğu ifade edildi. Yargı süreci sonunda oluşan ücret farkının tek seferde maaşlardan kesileceği ve icra tehdidinde bulunulmasının kabul edilemez bir üslup olduğu belirtilerek, ödeme planının taksitlendirilmesi talep edildi. Eğitim-Bir-Sen, eşitlik ilkesinin korunması, kurumsal huzurun sağlanması ve personelin onurunun zedelenmemesi adına sürecin takipçisi olmaya devam edeceklerini duyurdu.

 

Eğitim-Bir-Sen Üniversite Şubesi olarak, üniversitemiz akademik ve idari personelinin menfaatlerini doğrudan etkileyen, kurumsal huzuru zedeleyen ve eşitlik ilkesiyle bağdaşmayan uygulamalar hakkında kamuoyunu bilgilendirme zorunluluğu doğmuştur.

Lojmanların Önemi ve Kurumsal Kimlik

​Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Lojmanları, Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesiyle yaptırılmış, nitelikli akademik ve idari personelimizin barınma ihtiyacını karşılayarak, üniversitemizde kalifiye personelin istihdamını kolaylaştıran ve kurumumuzdan ayrılmasını zorlaştıran stratejik bir sosyal imkân olarak hayata geçirilmiştir. Bu tesisler, sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak, personelimizin refahına katkı sunan önemli bir kazanımı temsil etmektedir.

Eşitlik İlkesine Aykırı Fiyat Artışı ve Hukuk Mücadelemiz

​Söz konusu lojmanların yönetimi, mevcut Türkiye genelindeki lojman yönetmeliklerine uygun olarak sürdürülmesine rağmen, maalesef Türkiye genelindeki hiçbir lojmanda emsali olmayan bir fiyat artışı üniversitemiz yönetimi tarafından belirlenmiştir. Bu tek taraflı karar, akademik ve idari personelimizin aleyhine bir durum yaratmıştır. Sendika olarak, personelimizin hakkını ve hukukunu koruma sorumluluğumuz gereği bu kararı yargıya taşımış bulunmaktayız. Yerel mahkemede lehimize karar çıkmasına rağmen, üst mahkeme süreci aleyhimize sonuçlanmıştır.

 Mesele Zam Miktarı Değil, İtibar ve Hak Arama Özgürlüğüdür

​Özellikle belirtmek isteriz ki; buradaki temel sorun, ücretin miktarı değildir!

​Üniversitemizin akademik ve idari personeli, hiçbir zaman kamu kurumunu zarara uğratacak bir zihniyet içerisinde olmamıştır. Yasal ve hukuki anlamda zorunlu olan her türlü ücreti ödemekten imtina etmeyecek kadar Kurum bilincine sahiptir.

Mesele şudur: Personelimizin, bir hakkın tespiti noktasında demokratik ve hukuki bir arayış içerisinde olması, üniversite yönetimi tarafından adeta bir suç olarak kabul edilmiş ve bu durum, kamuoyu nezdinde lojmanlarda kalan personelimizin küçük düşürülmesine neden olacak söylemlere zemin hazırlamıştır.

​Personelimiz, kanunların kendilerine tanıdığı haklar çerçevesinde lojmanlarda ikamet etmiş, herhangi bir hukuksuzluk veya ayrıcalık içerisinde bulunmamıştır. Ancak maruz kalınan muamele, personelimizi sanki kurumu zarara uğratan bir pozisyona düşürmektedir ki bu durum kabul edilemez.

Kabul Edilemez Muamele ve Üslup

​Yargı sürecinin ardından oluşan ücret farkının, tek seferde ve toplu olarak maaşlardan kesileceği yönünde, personele gönderilen yazılı beyan ve bu kesintiyi onaylamayanlar hakkında icra işlemi başlatılacağı yönündeki ifadeler camiamıza yara vermiştir.

​Bu ifadeler;

​Hukuk Devleti sınırları içinde hakkını arayan, demokratik yollarla itiraz eden personeli suçlu ilan eden bir tavrı yansıtmaktadır.

​Bir akademik camiaya yakışmayan, tehditkâr ve yargılayıcı bir üsluptur.

​Kurumsal kimliğe ve nezakete uygun düşmeyen bu yaklaşım, üniversite yönetimi ile personeli arasında ayrışmaya neden olmaktadır.

Talebimiz ve Kararlılığımız

Tek Seferde Kesinti Kararından Vazgeçilmelidir:Oluşan fark ücretinin tek seferde kesilmesi, personelimizin mali durumunu olumsuz etkileyecektir. Ödeme planının makul taksitler halinde yeniden düzenlenmesi acil bir beklentimizdir.

Saygınlık ve Eşitlik İlkesi Korunmalıdır: Hukuki hak arayışından dolayı personelimizin hedef gösterilmesinden derhal vazgeçilmelidir. Ayrıca, diğer kamu kurumlarında uygulanan daha düşük lojman ücretleri ile karşılaştırıldığında, sadece üniversite personelimize yönelik yüksek fiyat uygulaması eşitlik ilkesiyle uyuşmamaktadır.

Kurumsal Huzur Sağlanmalıdır: Akademik başarımızın hızla yükseldiği bu dönemde, personelimizin üniversitesine olan bağlılığını zedeleyecek bu tür bir üslup ve davranış modelinden vazgeçilmelidir. Üniversite yönetimi ve personeli tek vücut olarak hareket etmeli, başarılarımızı birlikte inşa etmelidir.

​Eğitim-Bir-Sen üniversite şubesi olarak, bu konunun ve personelimize yönelik yargılayıcı üslubun sonuna kadar takipçisi olacağımızı; hukuki mücadelemizi, personelimizin onurunu ve mali haklarını koruma adına kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.

​Saygılarımızla.

BATUM BAŞKONSOLOSUNA ZİYARET

RİZE İL GENEL MECLİSİ’NDEN TKDK HİBE ÇAĞRISI

ÇAYKUR GENEL MÜDÜRÜ ALİM'DEN D. ANADOLU İLLERİ BAYİLERİNE ZİYARET

Başkan Neşet Çakır Esnafla Buluştu