Tarih: 21.05.2025 08:59

Kesikköprü'nün Sessiz Tanıkları: Yüzyılların Ötesinden Fısıldayan Taşlar

Facebook Twitter Linked-in

Rize'nin Pazar ilçesindeki Kesikköprü Köyü, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda barındırdığı zengin tarihle de dikkat çekiyor. Köyün asırlık geçmişine ışık tutan en önemli unsurlardan biri de, zamana meydan okuyarak günümüze ulaşan mezar kitabeleri. Bu taşlar, üzerlerindeki yazıtlarla sadece birer anıt olmanın ötesinde, geçmişte yaşamış insanların hikayelerini, inançlarını ve hatta dönemin toplumsal yapısını günümüze taşıyan sessiz tanıklar.

Kesikköprü Köyü'nün manevi mirasının önemli bir parçası olan bu kitabeler, bölge tarihi araştırmaları için de büyük önem taşıyor. Üzerlerindeki Arapça ve Osmanlıca yazıtlar, hattatlık sanatının inceliklerini barındırırken, aynı zamanda vefat eden kişilerin kimlikleri, aile bağları ve bazen de vefat tarihleri hakkında değerli bilgiler sunuyor.

Hudisa'dan Gelen Sesler: İki Anıt, İki Hikaye

Pazar'ın "Hudisa" olarak da bilinen Kesikköprü Köyü'nde rastladığımız bu kitabelerden ilki, Mance Aile Mezarlığı'nda yer alıyor. Üzerindeki yazıtlardan anlaşıldığı üzere, Timürcioğlu Ali Beşe'nin halilesi merhume Esmahan Kadın ruhuna Fatiha okunması dileğiyle dikilmiş bu taşın tarihi, Hicri 1160 [Miladi 1747-1748] olarak belirtiliyor. Bu kitabe, 18. yüzyılın ortalarında Kesikköprü'de yaşamış bir ailenin varlığını ve o dönemin kültürel izlerini gözler önüne seriyor.

Diğer önemli kitabe ise köy camii avlusunda bulunuyor. Estetik hatlarıyla dikkat çeken bu kitabe, Timürcizade Hasan Efendi'nin mahdumu Hatib el-Şeyh Ali Efendi'nin ruhuna adanmış. Üzerindeki şiirsel ifadeler ve tarihi bilgi, bizleri Hicri 1301 [Miladi 1885] yılına, yani 19. yüzyılın sonlarına götürüyor. Bu kitabe, sadece bir vefat bilgisini değil, aynı zamanda dönemin dini ve edebi atmosferini de yansıtıyor. Şiirde geçen "Ah mine'l-mevt / Şu dünyada bulmadım hiç rahatı" dizeleri, insanlık hallerine dair zamansız bir hüzün ve dünyanın geçiciliği üzerine düşünceler sunuyor.

Kesikköprü Köyü'nün bu tarihi mezar kitabeleri, adeta zaman tünelinden günümüze uzanan bir köprü vazifesi görüyor. Onlar, sadece taşa kazınmış isimler ve tarihler değil, aynı zamanda geçmişin ruhunu fısıldayan, gelecek nesillere aktarılması gereken kültürel birer mirastır. Bu kitabelerin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması, Pazar'ın ve Rize'nin kültürel zenginliğini muhafaza etmek adına büyük önem taşımaktadır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —