Tarih: 24.09.2016 10:02

Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Kaçkar Zirve için Karadeniz'le buluşan Fırtına Vadisinden yola çıkıldı...

İş adamı Doğa sever Veysel Atacan,Turizmci Yazar Hikmet Haberal ve Sabri Aslışen'den oluşan ekip, karayoluyla Fırtına deresi güneydoğu güzergahından ilerleyerek vadinin görkemli tarihi eserlerinden Zil kaleyi , muhteşem görüntüsüyle ziyaretçilerine göz kırpan palovit şelalesi ziyaret edildi

Zor bir parkur olan karayolu yolculuğu palovit deresini boyunca devam etti. İlk mola Amlakit yaylasında verildi.

Yol yorgunluğu kahvede içilen çayla giderildikten sonra, 2 saat süren yolculuğun ilk bölümü Veysel Atacanın yayla evinde son buldu

Veysel Atacanın misafirperverliği yayla evine ayak basar basmaz kendini gösterdi.

Yakılan kuzineyle yayla evi ısıtıldıktan sonra akşam yemeği için kollar sıvandı.

Ekip arkadaşları iş bölümü yaparak akşam yemeği hazırlanıp, yenildikten sonra yayla yoğurdu yenildi. 

Günün yorgunluğu ekibi  yatmaya zorlamış oldu.

Uzun ve derin geçen uykunun ardından ekip, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte güne merhaba denildikten sonra kahvaltısını yaptı.

Kahvaltı sonrası Kaçkar Dağına tırmanış için yol hazırlığı yapıldıktan sonra araçla Palovit  yaylasından Apivanak yaylasına  dört çeker araçla varıldı.

Sırt çantalar alındıktan sonra eğimi 10 dereceye varan ve yaklaşıl 8 saat sürecek yürüyüşe başlandı.

İlk mola Apivanak yaylasının Dere başı verildikten sonra Kavron geçi güzergahında ikinci mola verildi

Su molası ve diğer ihtiyaçlar giderildi.

Sırt çantalar yüklendikten sonra zor ve yorucu yolculuğunun ikinci bölümü başlamış oldu

Kaçkar Dağının eteğinde adeta yarım ay çizilerek güney rotasına geçildi. Yükseklik ve uzun yol ile ağırlaşan sırt çantaları Davalı yaylası güzergahında Soğanlı Dağının eteğinde verilen yemek molasıyla sırtlardan indi.

Yenilen öğle yemeğinden sonra ilk kampın yapılacağı atlı göle doğru yola çıkmak için çantalar sırtlandı

Zor parkur ve yorucu bir yürüyüşten sonra kampın yapılacağı alana planlanandan yarım saat önce varıldı

Ekibin en genci olan Hikmet Haberal yorgunluk çayı için su kaynağına giderek bataralar suyla dolduruldu. Kısa dinlenmenin ardından iki çadır kurulduktan sonra sırt çantalar çadırın içinde alındıktan sonra Sabri Aslışen tarafından demlenen organik çay Veysel Atacanın Palovit Yaylasından getirdiği ketelerle beraber  içildi.

Keyifli çay faslından sonra günün yorgunluğu çadırlarda açılan uyku tulumlarının içine girilerek giderilmeye çalışıldı

Koyu Çadır sohpetlerinin ardından yıldızlar eşliğinde sessiz gecenin göle yansıyan ve etrafı aydınlatan ay ışığıyla birlikte uykuya dalındı

Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte çadırların fermuarları açıldı,

Küçükten büyüğe sıralarıncasına birbirlerine günaydın diyen ekip, dünden kalan yorgunluğunun bir bölümü uykudan, diğer bölümünüde yapılan kahvaltıyla  gidermiş oldu.

Küçük çantalar hazırlayan ekip, 5 saat sürecek  Zirve için yola çıkmaya hazırlandı.

Zorlu zirve tırmanışına kaçkarların dağ silsilelerinin arasında gök yüzünün maviliğiyle bütünleşerek bizleri karşılayan deniz gölüne vardık.

Su molası ve mataralarımızı doldurduktan sonra büyük buzul un altından devam ederek havanın soğuk olmasıyla donan küçük buzul göllerini geçtik ve gece yağan taze karların üzerinden yürüyerek kapı olarak bilinen geçiş noktasında akan suların buz tutması sonucu ekip olarak dikkatli ve yavaş bir şekilde bu güzergahı geçmiş olduk.

Planlanandan önce aynı tempoyla hiç durmadan 2,5 saatlik tırmanış sonucunda sat 10 da görkemli büyüleyici 3937 m rakımlı kaçkar zirveye ulaşmış olduk.

Dinlendikten sonra yerde olan bayrağımızı Veysel Atacan direğe asarak zirveden dalgalandırdı. Dağcıların geleneği olan zirve defterine  tırmanışla ilgili bilgiler ve duygularımızı yazdık.

Havanın net ve güneşli oluşuyla kuzeyden güneye 360 derecelik fotoğraflar çektik. Tüm bölge fotoğraflanmıştır

Zirveden 1 saat sonra dönüş yoluna geçtik 2. 5 saatlik rahat bir iniş yolculuğundan sonra kamp alanına inmiş olduk. Kamp alanında öğle yemeği ve cay keyfinin ardından bira dinlendik. Saat 15:30 da sırt çantalarımızı yüklendik kamp alanından ayrıldık.

At gölleri aşıtından davalı yaylaya inişe geçtik buradan savalı yayla aşıtından tırmanarak hapıvanag yaylası aşıtına tırmandık

Mola vermeden direk vadiye indik karanlık bastırdı ve 2.30 saatlik gece yürüyüşümüzle apıvanag yaylasına inmiş olduk

Apivanag yaylasından palovit yaylasına Veysel Atacan'ın yayla evine inilmiştir. Yorgunluk sebebiyle istirahate geçilmiştir.

Ertesi gün kültürümüzün bir parçası olan yayla göçü izlenmiş yaylacılarla çekimler röportajlar yapılmıştır. Palovit yaylasından samistal yaylasına yürüyerek fotoğraflar alınmıştır

Karanlık bastırınca tekrar palovit yaylasındaki eve geri dönülmüştür. Güzel bir yayla evi ve koyu sohbet muhabbet ve türküler eşliğinde yemekler yenmiş geceleme yapılmıştır

Sabah uyanınca dağlar beyaz bir örtüyle süslenmişti. Hava iyice soğumuştu hayvanlar yayla evlerinin etrafına toplanmış adeta yaylada güz göçü gerçekleşmiş oluyordu.

Yaylaların vazgeçilmezi olan çise ve duman ardından yağmur bastırmıştı. Artık  kaçkarlar ve yaylalara vedalaşma anı gelmişti amlakit yaylasından palovit vadisine inilmiş koç kabamı şelaleleri görülmüş. Ve fırtınanın bittiği yer ve başladığı yer olan Ardeşen köprüsüne vardık. Bir kaç kar zirve tırmanışımızı bu şekilde tamamlamış olduk.

— HABER SONU —