Fotoğraf; Halim Demircioğlu
Eski ustalar bir ev yaparken sadece insanların içeri girip barınması hayatını idame ettirmesi amacı gütmemişler.
Yapılan bu ev bütün elemanlarıyla doğada uyum sağlaması, bütünleşmesi göze estetiğe hitap etmesi herbir çekiç darbesinde işlemesinde oymasında adeta sanatının yanında aşklarını duygularını sevgisini bütün kalbini yaptığı eve nakşetmiş.
Belkide o yüzdendir böyle bir eseri görünce baka kalıyoruz kendimizi alamıyoruz.
Bu sanat aşığı insanların birinci önceliği buydu para ve zaman çok arka plandaydı.
Maalesef bu şaheserler ya bakımsızlıkdan virane olup yıkılması ya da tamirat adı altında bütün orjinalliğinin yok ederek adeta mutant bir çehreye dönüştürmüşüzdür.
Belkide teknoloji zaman yetersizliği hızlı yaşam hem ömrümüzden nefesimizi yavaş yavaş alırken güzellik kavramımızı, sevgimizi solan bir çiçek gibi alıp götürmüş bu hayattan.
Bu yüzdendir ki eski aslında modası geçmiş zamanın gerisinde kalmış anlamı yerine zaman geçtikçe güzelliği artan benzersiz her şeyi ile hilesiz sağlıklı birşey olsa gerek birde yalnız.
