Tarih: 05.06.2022 12:55

CHP li Vekiller Rize'de

Facebook Twitter Linked-in

“ÇAYKUR BİZİ ÖZELE PASLIYOR”
Rize ve ilçelerinde 3 gün süresince yurttaşların yaşadığı sorunları yerinde inceleyecek olan CHP Ordu milletvekili Mustafa Adıgüzel İstanbul milletvekili Turan Aydoğan gittikleri Rize de Ziraat odası temsilcileri, çay üreticileri ve köy muhtarlarıyla görüşerek sorunlarını dinledi.
Milletvekillerinin Rize’de ilk durağı Rize Ziraat odası oldu. Millet Burada Ziraat odası başkanı Nevzat Paliç’e çay üreticilerinin yaşadığı sorunları yerinde tespit etmek için Rize ye geldiklerini ayrıca CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamlarını getirdiklerini ifade ettiler.
“ÇAY BÖLGEMİZİN CAN DAMARIDIR”
Ziraat odası başkanı Nevzat Paliç ise milletvekillerine ; “Çaykur bu bölgenin can damarıdır. Çaya taban fiyat konmadıktan sonra çayın üreticiye hiçbir faydası yoktur.
Şimdi burada üreticinin tüm yaş çayını ÇAYKUR alacak, özel sektöre kapasitesine göre teminatla beraber günde ne kadar işliyorsun diyelim 300 ton tamam. Yaş çayın tamamını üreticiden alacaklar. Şimdi diyor ki AKP li vekillerimiz “taban fiyatını koyamıyoruz” O zaman üreticiye hiçbir faydası olmayacak” diyerek çay da yaşanan çeşitli sorunları aktardı.
Milletvekilleri ardından Rize merkez Bozkale Mahallesine geçti milletvekillerini burada Bozkale Mahallesi muhtarı Mustafa Yıldız karşıladı.
“DEVLET ÇAY FABRIKALARININ SAYISINI ARTIRMALIDIR”
Muhtar Yıldız; “Rize’ de çay sıkıntısını gidermek istiyorsanız ve özel sektörle siz rekabet etmek istiyorsanız devlet fabrikalarını arttıracaksınız. Bu sene çay üretimi düşük. Ve bu sene özel sektörün hiçbiri taban fiyatın altında çay almıyor. ÇAYKUR fiyatından fazla teklif edenler var. Üretim zayıf, ÇAYKUR’un kotasına yetiyor bu. Eğer ÇAYKUR’un kotası arttırılırsa ÇAYKUR aldığı yaş çay miktarını arttırırsa özel sektör aynı konuma düşer. Bu durumda özel sektör taban fiyat altında çay alamaz.”
“ERDOĞAN HAVAALANI AÇILIŞINDA TABAN FİYATI AÇIKLAMIŞTI”
CHP Rize il başkanı Saltuk Deniz ise, Taban fiyat uygulaması zorunlu olmasın gerektiğini ifade ederek;
“ Tayyip Erdoğan ne dedi havalimanı açılışında taban fiyatı açıklıyorum dedi. O zaman çıkıp demelisin mademki taban fiyat açıklıyorsun o zaman bunu yasalaştır bunda ne var? Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşına taban fiyat uygulamak zorunda. Çay üreticisinin üretmiş olduğu tüm çayın satın alınmasını sağlamak zorunda.
Rize’ de ki çay sanayisinde olan kurulu güç Rize’yi bırakın tüm çay dünyasında ki çayları işlemeye kapasitesi var. Büyük Çay fabrikaları yapmayacağız. Vadi boylarında 40’ ar tonluk 50’şer tonluk fabrikalar yapılacak üreticinin çayını hemen alacaksın imalata sokacaksın daha taze işleyeceksin. Hem maliyeti düşürmüş olacaksın hem oradaki istihdamı arttıracaksın. Biz çayın ve çaydan yaratılmış katma değerin Rize bölgesinde kalmasını sağlarsak örneğin Doğuş Çay’ın paketlemesi nerede başka bir yerde. Çay ile ilgili tüm katma değerin biz Rize’ de kalmasını sağlarsak istihdam da sağlanmış olur.”
“KAÇAK ÇAYIN GİRİŞİNİ KESİNLİKLE ÖNLEYECEĞİZ”
İstanbul milletvekili Turan Aydoğan, CHP çay kanunu taslağında bu konu açıkça yer aldığını söyleyerek ; “Bizim kendi kitabımız bu dediğiniz konuyu da kapsıyor. Ürün desenini oluştururken her türlü iklim, sosyolojik yapı vesaire hepsini bir arada değerlendirip AR-GE yi geliştirerek üreticiye destek olacağız diyor. Stratejik planlama uzmanlarımız kanalıyla buradaki üreticilerin, Ziraat Odası, Ticaret Odası, Üniversite vesaire hepsi bir arada planlaması gerekiyor. Kaçak çayı kesinlikle engelleyeceğiz. Üçüncü bir önerimiz de şu: Çay dahil bütün tarım ürünlerinin hasat mevsimi ya da piyasaya sürülme zamanı ithalatı yasaklayacağız kesinlikle. Az önce söylemiş olduğum stratejik planlama teşkilatı ürünün ne kadar üretileceği, kaç paradan alınacağı, kaç paradan satılacağı, rekoltesinin ne olması gerektiğini, yarışabilir alanının ne olduğu ile alakalı sizinle beraber çalışacak burada. Yani sizin görüşleriniz, bilim adamlarının görüşleri, bölgesel ticaret hacminin alanları, entegre başka kurulması gereken tesisleri depolama vesaire sizin de içinde bulunduğunuz bir saha çalışması belirleyecek. “
“ÇAYKUR BİZİ ÖZELE PASLIYOR”
Pekmezli Köyü Muhtarı Recep Yılmaz, ÇAYKUR fabrikalarını tam kapasite çalıştırmadığını iddia ederek; “ÇAYKUR tam kapasite çalışırsa bu sorunların hiçbiri kalmaz. Yalnız fabrikalarımız birçoğu hala 1988’den kalma teknolojiyle çalışıyor. Yenilemeye girmesi lazım. Maliyeti yükseltiyor, işçi sayısını yükseltiyor, zaman kaybına neden oluyor, ürüne anında müdahale etme olasılığı kalkıyor ortadan. Son iki senedir ÇAYKUR sıkıntı yaşıyor. Ya sahadaki büyüklüğünü ortaya koyamıyor, bizi özellere paslıyorlar ya da ortak bir çalışma mı var özel fabrikalar da kendi istihdamını korusun diye. Orasını çözemedik.”
“ÇAYKURU YENİDEN YAPILANDIRACAĞIZ”
Muhtar Yılmaz’ın ardından yeniden konuşan İstanbul milletvekili Turan Aydoğan; “Kurumlarla ilgili tarif yapılırken bu elimdeki kitapta, yeniden yapılanma yapıyoruz bazı kurumlarla ilgili. Örneklerden biri ÇAYKUR. Et ve Süt Kurumu, ÇAYKUR, TMO gibi kitler ile tarımsal kooperatif ve birlikler çiftçiyi ve üretimi destekleyecek şekilde yeniden etkin hale getirilecek. Bizim ÇAYKUR’ la ilgili yeterince tespitimiz var. ÇAYKUR’u yediden yapılandıracağız ve büyük bir ihtimalle bu yapılanma sonrası o sorunların hepsi çözülecek. Yasalarda mevcut milli gelirden çiftçiye verilmesi gereken payı istisnasız vereceğiz ve miktarı iki katına çıkarmayı düşünüyoruz.
“ÜRETİCİYİ KORUYAN MADDELER ÇALIŞMIYOR”
Ordu milletvekili Mustafa Adıgüzel, üreticiyi koruyan anaysa maddelerinin olduğunu ancak unların çalıştırılmadığını ifade ederek şunları söyledi;
Çay kanunu taslağı ile ilgili biz kanun teklifi verdik. Kanunları oluşturabilirsiniz ama bugün başka kanunlarda var hiç işlemiyor. Sen üreticini mağdur etmezsen diğerleri de zaten onunla yarışa girecek. TMO 80 bin ton fındık aldı geçen yıl 60 bin tonunu sattı. Ne zaman sattı biliyor musun? Tam fındık hasat sezonunun önünden sattı. Şimdi ana alıcıların karnını doyurdu. Talebi azaltıyor. Benden tam aç karnına gelip fındık alacak ‘Ferero’ İtalyan kartele fındık sattı. Bu üreticiye ihanettir. Bunu bilerek yapıyorlar. Tam hasat öncesi tutup çayı farklı bir kuruma satarsan başka türlü önünü açmış olursun. Bu bir tercih meselesi. Anayasada üç tane madde var çiftçi için, bu çay için de geçerli:
1. Üreticinin emeğinin karşılığını tam layıkıyla alması için koruyacaksın.
2. Üreticiyi yeterince destekler.
3. Serbest rekabeti gözetir.
Özel kurumlarla kamu kurumları tutup da üreticinin aleyhine bir şeyler yapınca bu üreticinin aleyhine bazı manevraları gerçekleştiremez diyor. Bunların üreticiyi koruması lazım ama hiçbiri çalışmıyor şu an.
“EN ÇOK ÇAY TÜRKETEN ÜLKEDE REKLAMA İHTİYAÇ VAR MI?”
Ben merak ediyorum dünyanın en çok çay içilen ülkesinde çayın reklamına ihtiyaç var mı arkadaşlar? Çay reklamı niye yapıyoruz biz. ÇAYKUR’un reklam maliyeti 105 milyon lira. ÇAYKUR varlık fonuna devredilene kadar zarar etmiyordu da devredildikten sonra niye milyarlarca lira zararı var? Dünyanın en çok çay tüketilen ülkesinde bu kurum zarar eder mi? Bunların nedeni kötü yönetim. Burada çayda nasıl sıkıntı varsa orda fındıkta oluyor öteki tarafta ayçiçekte oluyor. Sen temel tarım ürünlerini Türkiye’de ki en çok en rahat yapılan işleri yapmazsan ve bunların çoğunda dışarıya mahkûm olursan burada bir kötü yönetim var tarımda.”
CHP li milletvekilleri Pazar gününe kadar Rize ve ilçelerinde üreticiler, muhtarlar ve çeşitli STK temsilcileri ile görüşmelerini sürdürecek ardından bir basın toplantısı düzenleyecek.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —