Eski Radyolar lambalıydı mâlum, geç ısınır, sık takılırlar. Temassızlıktandır zahir, sille-i Osmani ile çalışırlar. Teyplerin kafaları   kirlenir. Baktın ses yokuş çıkan jemse gibi “ı ıı ııı” ediyor, kolonyalı  pamukla silersin, bülbül gibi şakır.
Teypler önceleri makaralıydı, sonra kapalı şeritler yayıldı. Diyelim ses almak istersiniz. Kaset “rekord” emrini almaz. Kolayı, altındaki deliğe band çeker, girersiniz kayda.
Transistörlü radyolar pratiktir, priz anten istemez, beline iki yassı pil sar tamam. Meraklılar duramaz, illa bi çomak sokar.
İlk saatlerini kurcalar, zembereğini boşaltıp rahatlarlar. 
Askere gidip gelmeyene kız verilmez. Niye? Çünkü ne conta değiştirebilir, ne de sigorta bağlar. 
Elektrik tesisatı sıva üstüdür, pek arıza yapmaz. Ampullerin olsa olsa teli (rezistansı) kopar. Fişi takıp birbirine değdirirsin “cızzt” diye oracıkta kaynak yapar. 
Televizyonlara akıl erdirmemiz vakit aldı. Antenleri takarken, sağa eğersin olmaz, sola yaslarsın tutmaz, alnının çatına bir tencere kapağı bağlarsın spikerin kirpikleri bile sayılır. 
O zamanlar banyo suyu termosifonla ısınır. Bir döküm soba üzerinde bakır kazan. Isının gıdımı bile zayi olmaz. Sadece su değil sizi de ısıtır. Banyo yeşil sabun ve yanık odun kokar, tahta oturaklar, natır kesesi, şimşir takunya.
Her bisiklet sahibi teker yamamasını bilir, meşin çantada parça lastik ve “siliksiyon” olur. Bir de zımpara. 
Kadınlar da teknisyendir kendi çaplarında. Dikiş makinelerinin ayarını yapar, vidaları sıkar, mafsalları yağlarlar. 
Pompalı gaz ocaklarının kafaları paslanır, zaman zaman çıkarıp yere vurursun, bir avuç kurum dökülür ortaya. 
Her evde “biz” ve “çuvaldız” olur. Pabuç dikmek mesele değildir de, ipi balmumundan geçirmezsen neye yarar? 
Tahta divanlarımız dedenizden kalmadır. Bel verdikçe destek çakar, çürüyen parçaları ayıklarız. Herkes biraz marangozdur, eli testere tutmayana acırlar... 

ÇOK DEĞİL 40 YIL EVVELKİ NOSTALJİLER

Bayram Ali KAVALCI

16.06.2014 22:49:07

13