ABDULLAH UZUN
Bazı konular vardır; uzatmaya gerek yoktur. Söylendiği anda insanın içine oturur. Pazarspor Kulübü Başkanı Uğur Aslan'ın, Pazarlı Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Osman Aşkın Bak'tan yaklaşık 1,5 yıldır randevu talep ettiğini ancak henüz bir görüşme gerçekleşmediğini kamuoyuyla paylaşması da işte böyle bir konu…
İnanın, hem başkan adına üzüldüm hem de bakan adına.
Pazarspor, bu ilçenin herhangi bir kulübü değildir. Bir geçmişi, bir emeği, bir hafızası vardır. Tribünde dökülen alın teridir, sevinçtir, hüzündür. Böylesine köklü bir kulübün başkanının, kendi ilçesinin bakanıyla bir araya gelememesi ister istemez Pazar'da gönül kırıklığına yol açmıştır.
Bu konuyu kişisel ya da siyasi bir restleşme olarak görmek istemiyorum. Çünkü mesele kişilerden çok daha büyüktür. Bu, bir temsil meselesidir. Bir iletişim meselesidir. İlçenin ortak değerleri etrafında buluşma meselesidir.
Makamlar geçicidir. Kimse o koltukta kalıcı değildir. Nice başkanlar, nice bakanlar geldi geçti. Ama geride bırakılan izler kalıcıdır. Açılmayan kapılar, ertelenen görüşmeler hafızalarda yer eder.
Bu sabah sokakta karşılaştığım birçok kişi, anlayan da anlamayan da aynı soruyu sordu:
"Abdullah, bu iş neden böyle oldu?"
İnanın, verecek bir cevabım olmadı. Çünkü açıklamayı yapan, bizzat Pazarspor Kulübü Başkanı'nın kendisiydi. Ben de sadece duyduğumu yazıyorum.
Bu mesele ne 21 yıllık AK Parti iktidarının meselesidir ne de bugün Pazarspor başkanlığı görevini yürüten kişinin şahsi meselesidir. Kamuoyu, böyle bir ortamda karşılıklı mesafeleri değil; çözümü, diyalogu ve samimiyeti görmek ister.
Siyaset kapı kapatma değil, kapı açma sanatıdır. Bir çay, bir el sıkışma, kısa bir görüşme bu kadar zor olmamalı.
Temennim; bu sessizliğin daha fazla uzamaması, Sayın Bakanımızın Pazarspor Kulübü Başkanı'nı en kısa sürede kabul etmesidir. Böyle bir görüşme gerçekleştiğinde sadece iki isim değil, Pazarspor, Pazar halkı ve bu ilçenin ortak vicdanı rahatlayacaktır.
Benim derdim eleştirmek değil. Kırmak hiç değil.
Derdim; Pazar'ın değerleri etrafında buluşulmasıdır.
Umarım kısa zamanda "oh" deriz.