Tekin’in bağırma sesine gelen inekler de böğürerek ayıya saldırdılar. Bunun üzerine ayı Zöhre Tekin’i bırakıp ormanın içlerine kaçtı. Tekin, Artvin Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Sağlık durumu iyi.
Olay Şavşat’ın Çağlayan köyünde meydana geldi. Zöhre Tekin (73) 10 Temmuz 2014 Perşembe günü sabah ineklerini ahırdan açarak her zaman ayını mezra otlatmaya götürdü. İnekler bir ara ormanın içine girdi. Zöhre Tekin’de hayvanlarının peşinden gitti. Bir anda ağacın altında yatmakta olan ayı ile karşı karşıya kaldı. Ani karşılaşmadan dolayı ayı Zöhre Tekin’e saldırarak kolundan yaraladı. Bir anda bağırmaya başlayan Tekin’in sesine gelen inekler sahiplerini kurtarmak için böğürerek ayıya saldırdılar.
SAHİPLERİNE SALDIRAN AYIYA SALDIRAN İNEKLER
SAHİPLERİ ZÖHRE TEKİN’İN HAYATINI KURTARDI
İneklerin böğürerek saldırmasıyla Zöhre Tekin’i bırakan ayı kaçtı. Olay ile ilgili açıklama yapan Zöhre Tekin saldıran ayının büyük bir ayı olduğunu, aniden karşı karşıya geldiklerini ve saldırdığını belirterek; ” Bizim hayatımız köylerde gelmiştir. Eşim emekli öğretmendir. Köyde yaptığımız iki şey var. Ya bostanla, bağ bahçe ile ya da hayvancılıkla uğraşırız. Her zamanki gibi hayvanlarımı ahırdan açarak otlatmaya götürdüm. Saat 11.00 civarında hayvanlar mezarının yanındaki ormanlık alana girdi.
BENİM BAĞIRDIĞIMI VE İNEKLERİN BÖĞÜREREK AYIYA SALDIRDIĞINI HATIRLIYORUM
Ben de ardından peşlerine gittim. Hemen önüme denk gelen ağacın altında olan ayı ile bir anda karşı karşıya kaldık. Ayı aniden bana saldırınca bağırmaya başladım. Sesimi duyan inekler de bağırıp ayıya saldırınca ayı beni bırakıp kaçtı. Ayının saldırısından kendimi korumak için kolumu öne atınca kolumdan yaralandım. O anı hatırlamıyorum. Isırdı mı, pençeledi mi bilmiyorum. Allah’a şükürler olsun, çok ucuz atlattık. Benim bağırma sesim üzerine ineklerin böğürerek ve ayıya saldırmaları hayatımı kurtardı. Özellikle köylerde yaşayan herkesi uyarmak istiyorum. Dikkatli olsunlar.”dedi.
ARTVİN’İN 312 KÖYÜ DE ORMAN KÖYÜDÜR AYI- İNSAN KARŞIAŞMASI KAÇINILMAZDIR
Şavşat’ta ki ayı saldırısını değerlendiren Avcılar ve Atıcılar Derneği Başkanı Necmi Asuman, Artvin’de her yıl sık sık ayı saldırılarıyla ilgili olarak haberler geldiğini hatırlatarak; “ Artvin’in %54’ü ormanlık alan. 312 köyün tamamı orman içi köylerdir. Yani ayılarla iç içe bir yaşam kaçınılmazdır. Zaman zaman ani karşılaşmalarda maalesef bu saldırılar gerçekleşiyor. Yasalarla koruma altına alınan ayılar bu süre de çoğaldı. Popülâsyonları arttı.
Geçmişte yanlış politika yüzünden orman içinde bulunan bütün meyve ağaçları üç kuruş için kesildi, odun yapıldı. Bu hayvanlar aç kaldıkça köylere indi. İnsanlarla karşılaşması kaçınılmaz oldu. Ben Avcılar ve Atıcılar Derneği Başkanı olarak köylerde yaşayan insanlarımızın dikkatli olmalarını, yalnız gezmemelerini, ormanlık alandan ziyade açık alanlarda hayvanlarını otlatmalarını tavsiye ederim. Eğer ayı görülme sıkılığı artarsa da yetkilerle bildirsinler. Ayı saldırısına uğrayan vatandaşımıza geçmiş olsun. “ dedi.
AYI İNSAN ÇATIŞMASI DERİNLEŞEREK DEVAM EDECEK!
Yaşam alanları tahrip edildiği için yerleşim bölgelerine daha yakın yaşamak zorunda kalan ayılar ile insan arasındaki çatışma, doğanın dengesi gözetmemeksizin yürütülen çalışmalar durdurulmadığı ve gerekli önlemler alınmadığı takdirde artarak devam edecek.
Doğa Derneği’nin İnsan-Ayı Çatışması Projesi Koordinatörü Eray Çağlayan, İspir ve Çoruh Vadisi’nde HES ve baraj gibi habitatları parçalayan yatırımlar nedeniyle ayıların yaşam alanlarının parçalanarak ayıların daha küçük alanlarda yaşamaya mecbur edilmesinin insan-ayı çatışması sorunun temel kaynağı olduğunu söyledi.
Yaşam alanları küçülen ve doğada yeteri kadar beslenemeyen hayvanların besin bulmak için insan yerleşimlerinin yakınlarına girerek bahçelerden veya çöplüklerden beslenmek zorunda kaldığına dikkat çeken Çağlayan, “Özellikle İspir gibi habitatın zayıf ve doğal yaşam alanlarının küçüldüğü alanlarda boz ayıların bağ, bahçe gibi insanların yaşam alanlarına gelerek besin aramaları kaçınılmazdır. Dünyanın en barışçıl ayıları Türkiye’de olmasına karşın doğanın dengesinin gözetilmediği ve çatışmayı önleyecek gerekli önlemlerin almadığı İspir gibi bölgelerde gelecekte insan-ayı çatışması giderek artacaktır” dedi.
AYILARLA ARAMIZDAKİ DÜZENİ KATLEDİLEN DOĞA HES’LER VE BARAJLAR MI BOZDU?
Ayıların avlanmasının, ayıların insanlara ve tarım ürünlerine verdiği zarar için çözüm oluşturmayacağını aksine sorunları daha da artıracağına dikkat çeken Çağlayan şunları söyledi:
“Zarar veren bireyler daha çok genç erkekler ve yavrulu dişiler olmasına rağmen yerel halk sorunun kaynağı olarak yetişkin erkekleri görür. Avlanan yetişkin erkek ayıların boşalttığı yaşam alanlarına yavrulu dişiler ve genç erkekler yerleşebilir. Boşalan yaşam alanına yerleşen yeni bireyler o bölgedeki ayı zararlarının artmasına sebep olabilir. Dolayısıyla avcılık bozayı kaynaklı sorunların çözümünde etkili olmadığı gibi tersine mevcut durumun kötüleşmesine de neden olur” dedi.
Çağlayan, insan-ayı çatışmasında sorunun ekonomik ve sosyal yükünü yerelde yaşayan vatandaşlarımız çekmektedir. Elektro-şoklu çit, arı platformu ve habitat restorasyonu gibi önlemlerle sorunun önemli ölçüde çözülebileceğinin de altını çizdi. İspir’de iki kişinin hayatını kaybettiği olaydan büyük üzüntü duyduklarını belirterek, Doğa Derneği olarak vatandaşlarımızın ailelerine baş sağlığı diledi.
“AYILAR YUVASIZ KALDI”
Ayı saldırısı sonucu iki kişinin öldüğü bölgede yaşayan Murat Çimen’de yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Soyak tarafından inşa edilen Gülbağ Hidroelektrik Santrali’nin (HES) inşası sırasında ayıların su yatakları dinamitlendi. Normalde bu bölgede ayıları yavrularıyla birlikte sürekli gördük. Ayılar insanlardan kaçardı. Çoruh ve tüm kolları HES ve baraj nedeniyle şantiye ve dinamit yatağına döndüğü için ayılara sığınacak yer kalmadı. Ayılarla aramızdaki düzeni HES ve barajlar bozdu.” Diyor.
Kaynak : Sami ÖZÇELİK(08 haber)
