RAMAZAN GÜNLÜĞÜ; CÜZ : 8 Sayfa : 141-161 Sureler: En’am suresi, (111. Ayetten sonra, Araf Suresi.
Yusuf Kambur İlahiyatçı-Yazar
CÜZ : 8
Sayfa : 141-161
Sureler: En’am suresi, (111. Ayetten sonra, Araf Suresi.
Konusu: İnkârda ısrar edenlerden bahsederken “Biz onlara gökten melek indirmiş olsaydık hatta ölüler mucizevi olarak onlarla konuşmuş olsaydı yine de iman etmezlerdi” buyurulmuştur. Buradan anlaşılıyor ki mucize, iman edenleri itminana ulaştırmak içindir. Kâfire, inanmaya gönüllü olmayana fayda vermez.
Bu surede “Hakikat, her zaman çoğunluğun gittiği yol değildir” gerçeği dile getirilmiştir. Her bir insanın üstlendiği role göre “Allah katında bir derecesi” olduğuna dikkat çekilmiştir. Hayvanlar konusundaki yanlış anlayışlar eleştirilmiştir.
Hayvan konusundaki yasağın “akan kan, domuz eti, leş ve Allah’tan başkası adına kesilen hayvanları” kapsadığı ifade edilmiştir.
Müşriklerin “kaderci” anlayışları eleştirilmiş, “inkârlarını Allah’ın dilemesine bağlamaları” yanlış bulunmuştur.
Seçme ayetler:
(قُلْ تَعَالَوْا اَتْلُ مَا حَرَّمَ رَبُّكُمْ عَلَيْكُمْ اَلَّا تُشْرِكُوا بِهٖ شَيْپًا وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًا وَلَا تَقْتُلُوا اَوْلَادَكُمْ مِنْ اِمْلَاقٍ نَحْنُ نَرْزُقُكُمْ وَاِيَّاهُمْ وَلَا تَقْرَبُوا الْفَوَاحِشَ مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَمَا بَطَنَ وَلَا تَقْتُلُوا النَّفْسَ الَّتٖى حَرَّمَ اللّٰهُ اِلَّا بِالْحَقِّ ذٰلِكُمْ وَصّٰیكُمْ بِهٖ لَعَلَّكُمْ تَعْقِلُونَ)
“De ki: “Gelin, Allah'ın size neyi haram ve dokunulmaz kıldığını okuyup açıklayayım:
1-O'ndan başka şeylere kesinlikle ilahlık yakıştırmayın, (şirk koşmayın!)
2-Anne-babaya iyi davranın (ve onlara karşı saygısızlıkta bulunmayın!)
3-Rızkınıza ortak çıkar endişesiyle (fakirlik korkusuyla) çocuklarınızı öldürmeyin, zira sizin de onların da rızkını Biz veriyoruz!
4-Açık ya da gizli, (zina ve benzeri) sizi mahcup edecek bir günaha yanaşmayın!
5-Haklı bir gerekçeye dayanmaksızın Allah'ın kutsal saydığı insan hayatına kıymayın! Aklınızı başınıza alasınız diye Allah size bunları emretti.”(En’am: 6/151)
(وَلَا تَقْرَبُوا مَالَ الْيَتٖيمِ اِلَّا بِالَّتٖى هِىَ اَحْسَنُ حَتّٰى يَبْلُغَ اَشُدَّهُ وَاَوْفُوا الْكَيْلَ وَالْمٖيزَانَ بِالْقِسْطِ لَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَاِذَا قُلْتُمْ فَاعْدِلُوا وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبٰى وَبِعَهْدِ اللّٰهِ اَوْفُوا ذٰلِكُمْ وَصّٰیكُمْ بِهٖ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ)
“6-Rüştüne erinceye kadar, lehine olmadıkça yetimin malına dokunmayın!
7-(Maddi manevi her alanda) ölçüp tartarken hikmet ve hakkaniyeti gözetin; (bilin ki) Biz insana gücünün yettiğinden fazlasını yüklemeyiz!
8-Ve biri hakkında konuşacaksanız yakınınız da olsa adil olun!
9-Allah'la olan sözleşmenize sadakat gösterin! Bütün bunları Allah size emretti ki, sorumluluğunuzu aklınızdan çıkarmayasınız.”(En’am: 6/52)
Hadis-i Şerif:
(جُنَّةٌ الصِّيَامُ)
“Oruç kalkandır.”
(Dünyada günahlara karşı manevi bir siper, ahirette cehenneme karşı bir zırhtır.)(Buharı, Savm, 9; Müslim, Siyam, 163)
Netice: Ramazan ayı ve oruç Müslümana sorumluluk bilinci kazandırır. Eksikliklerini tespit etme şuurunu aşılar. Yaptığı ibadetlerin kalitesini arttırmayı ve Allah rızasına ulaşma yolunu öğretir. Haramlara karşı direniş ahlakına ulaştırır.
