“Muhakkak biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Bilir misin kadir gecesi nedir? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece Melekler ve Cebrail Rablerinin izniyle her bir iş için iner de iner. O gece tan yeri ağarıncaya kadar selâm ve esenliktir.”(Kadir Suresi)
Kadir gecesinde yapılan ibadet ve kulluğun içinde kadir gecesi bulunmayan bin ayda yapılacak ibadet ve kulluktan daha hayırlı olduğu bizzat Yüce Allah tarafından ortaya konmuştur. Bunda şüphe yok.
Kadir gecesine bu kıymeti, değeri veren şey nedir? Hiç şüphesiz onda Kur’an-ı Kerim’in insanlığa indirilmesidir. Kur’an’dır bir geceyi bin aydan hayırlı kılan…
Neler oluyor bu gecede? Melekler ve Cebrail veya Vahiy yeryüzüne iniyor ve her yeri kuşatıyor. Allah’ın kullarının ibadet ve zikirlerine ortak oluyor, eşlik ediyor. Tan yeri ağarıncaya kadar onları selamlıyor, cennetle müjdeliyor…
“Kadir gecesi içinde kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır.” Kadir gecesinin bizim için böylesi bir büyüklüğe vesile olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? Kadir gecesi her insan için ya da her Müslüman için bin aydan hayırlı mıdır?
Bu sorular çok önemli. Gecenin büyüklüğünden şüphesi olanın imanla ilgili problemi var demektir. Fakat Kadir gecesi herkes için bin aydan hayırlı mıdır? Kim için bin aydan hayırlı kim için değildir? Bunu nasıl anlayacağız?
Ortada rahmete aç arılar var. Peteklerinde hiç bal yok. Öldü ölecekler. İmdat çığlığı atmaktalar. Siz o arıların önüne “tek bir seferlik” bin derde deva kestane balı koydunuz. Sonuç, arılar bir seferlik tıka basa doydular. Peki, yarın ne yiyecekler?
Bunun yerine o petekleri çiçeği bol olan bir yere taşısanız, sonra da o çiçekten faydalanabilmeleri için “tek seferlik” bal koysanız daha güzel olmaz mı? Yedikleri balla güçlenen bedenleriyle çiçekten çiçeğe konacak bal üretecekler.
Kadir gecesi işte böyle bir gecedir. Hayatlarını iman ve ibadetle geçirmekte olan kullarına Allah’ın ikram ettiği “ziyafet sofrasıdır.” Bu sofraya tek bir gece oturan tek bir gece faydalanır. Yarınsa yine açtır. Gözü aç, ruhu aç, rahmete muhtaç…
Kadir gecesinden ne kazandık? Ne kazanacağız? Kadir gecesini idrak eden Müslümanlar olarak bu geceden kazancımız ne oldu? Ne olacak?
Eyvah bu bâziçede bizler yine yandık,
Zira ki ziyan ortada bilmem ne kazandık! (Eyvah bu oyunda bizler yine yandık, çünkü zarar ortada bu konuda bilmem biz ne kazandık) (Ziya Paşa)
Bu büyük geceyi camilerde Kur’an, vaaz, mevlit dinleyerek; evlerimizde kaza namazları, zikir, teşbih çekerek ve hatta şu kadar rekât namaz kılarak geçirdiğimizi varsayalım. Peki, bu geceden yarına bize kalan ne oldu? Kadir gecesinde elde ettiğimiz kâr ne oldu?
Kadir gecesinden ne kazandığımız sonraki günlerde ortaya çıkacaktır. Mesela Kadir gecesinden sonraki gün belli olur, kendisini gösterir.
-Kadir gecesini dolu dolu ibadetle geçiren bir Müslüman sonraki gün sokağa çıktığında, bir mümin kardeşini görmezden geliyor, bir selam vermeyi bile çok görüyorsa bu gecesi boş geçmiştir. “Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız!” (H. Şerif)
-Kadir gecesinde kendince “harika” vaaz eden bir imam, vaazını bitirmesi gereken saatte bitirmediği için, şu köşede oturan ve abdest tutmakta zorlanan bir yaşlı dedenin namazını zayi ettiyse kadir gecesinden istifade edememiştir. “Kolaylaştırın, zorlaştırmayın, müjdeleyin, nefret ettirmeyin!” (H. Şerif)
-Kadir gecesinden sonraki gün, müşteriyi aldatarak, yalan yeminle mal satmaya çalışan, sonra sattığı mal geri getirilince tabeladaki “Satılan mal geri alınmaz!” yazısını gösteren esnaf kadir gecesinden boş dönmüştür. “Bizi aldatan bizden değildir.” (H. Şerif)
-İşyerine dedesi geldiğinde hemen ayağa fırlayıp “görevliden başkası giremez” kısmında her türlü hizmetini karşılama erdemini(!) gösterip, bir başka yaşlı amcaya karşı “bunlara yüz verirsen tepene binerler!” hakaretini yapan görevli kadir gecesinden boş dönmüştür. “İnsanlar arasında adaletle hükmedin!”(Maide: 5/42)
-Bir işi şu kadar paraya yapacağına kesin bir anlaşmaya vardıktan sonra işi zamanında bitirmeyen, savsaklayan ve hatta iş bittikten sonra hakkı olmadığı halde fiyat arttıran Usta kadir gecesinden istifade edememiştir. “Birbirinizin mallarını batıl yollarla yemeyin!”(Bakara: 2/188)
-Ustayla şu kadar para karşılığında şu iş diye anlaşmaya varıp, işi zamanında bitirildiği halde bilerek ödemeyi zamanında yapmayan ve ödemesi gereken parayı eksilten Müslüman kadir gecesinden bir şey almamıştır. “Çalışanın hakkını teri kurumadan ödeyin!” (H. Şerif)
-Gariban bir vatandaş normal bir işin yapılması için müracaat ettiğinde bin bir zorluk çıkarıp, sonra masasına konulan bir maddiyat karşılığında, ya da araya birilerinin girmesiyle iş yapan memur kadir gecesinden boş çıkmıştır. “Onlardan birçoğunun günahta, düşmanlıkta ve haram yemede (Rüşvet alıp vermede) yarıştıklarını görürsün. Yaptıkları şey ne kadar kötüdür!”(Maide: 5/62)
-Denetimlerde aynı oranda suçlu olan kişiler arasında adaletsizlik yapan, birine ceza keserken diğerini görmezden gelen memur, kadir gecesinden istifade edememiştir. “Ey iman edenler! Kendiniz, anne-babanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahitler olarak adaleti ayakta tutun!”(Nisa: 4/135)
-İşe girmek için bin türlü yola başvurup işe girip kendisini garantiye aldıktan sonra “Bu kadar maaşa bu kadar iş” diyerek işinin gereğini yapmayan kişi kadir gecesini boş geçirmiştir. “Ey iman edenler! Size rızık olarak indirdiğimiz şeylerden helal ve temiz olanlarını yiyin!”(Bakara: 2/172)
-Sadece Kadir Gecesinde camiye gelip sonrasında Kur’an’a “terkedilmiş Kitap” muamelesi yapan Müslüman bu gecenin feyzinden bir şey alamamıştır. “Rasul diyecek ki, Rabbim! Ümmetim bu Kur’an’a devri geçmiş muamelesi yaptı!”(Furkan: 25/30)
-Kadir gecesini cami ve mescitleri tıka basa doldurup, Allah’ın evini gürültü kirliliğine boğan, Allah’ın evinde, Allah’a misafir olma kurallarına uymayan kimselere ev sahibi ikramda bulunur mu? “İnkâr edenler dediler ki, bu Kur’an’ı dinlemeyin! Okunurken gürültü yapın! Böylece onun sesini bastırırsınız!”(Fussilet: 41/26)
-Kadir gecesinde camiye gelirken sarılıp sarmalanan, tesettüre bürünen ancak ertesi gün “bedenini şehvet avcılarına” teşhir eden Müslüman kadın bu geceyi boş geçirmiştir. “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, (dışarı çıkacakları zaman) bedenlerini örtecek elbiselerini giysinler!”(Ahzab: 33/59)
Gördün mü bu geceyi boş geçiren niceleri varmış? Ve daha niceler… Kadir gecesinde önümüze konan rahmet ve bereket deryası önemlidir ama daha da önemli olan bizim o deryadan ne kadar nasiplendiğimizdir.
Kadir gecesi okyanus gibi bir rahmet deryası önümüzde durmakta. Kimileri bu deryaya uzaklardan bakar durur, kimi bir kaşıkla deryadan nasiplenir, kimileri de gönlündeki dünya büyüklüğündeki engin ufkuna kadar…
Kadir gecesine neyle, nasıl gelirsen, sadece onu alır gidersin anlaşılan… Geceniz mübarek olsun…
