Artık Internet, bilgisayar ve her çeşit teknolojinin miktarının ve amacının dışında kullanımının bağımlılık yaptığı gerçeği ilgili uzmanlarca kanıtlanmıştır. Bağımlılık denince akla sadece madde, sigara, alkol gelmekle birlikte, Tüm dünya'da ve teknolojiye açık bir toplum olan Türkiye'de her geçen gün gelişen başta İnternet teknolojisi ile bilgisayarların, sosyal medyanın hayatımızda kapladığı yerin hızla artması ve İnternet ulaşımının artık her noktada, çok hızlı yaygınlığı ile bilgisayar ve İnternet bağımlılığı denen yeni bir bağımlılık kavramının daha ortaya çıktığı görülüp yaşanmaktadır.
              Gelin bugün sizlere, İnternet ve türevlerinin çok sık kullanımından kaynaklanan ve ülkemizde de her gün artan İnternet ve sosyal medya hayranlığı ve bağımlılığı karşısında yaşanan olumsuzlukları, Gazi Üniversitesi Nöropsikiyatri Merkezi'nden Prof. Dr. Hayrunnisa Bolay, İnternet ile ilgili kurulan komisyonda çocuklarla ilgili sunduğu raporu okuyalım.
Prof.Dr. Bolay, “Sürekli veri bombardımanı insanı daha zeki yapmaz. Verinin o kişinin zihin süzgeçlerinden geçip özgün bilgiye dönüşmesi gerekir. Bilhassa çocuklar olumlu, olumsuz veri bombardımanına maruz kalıyor. Çocuk, internette oyun oynayarak, çizgi film seyrederek ve ekran başında kalarak daha akıllı olmuyor, bilakis aptal oluyor. Yapılandırılmış oyunlar yerine serbest oyunlar oynamaları çok daha faydalıdır. Ne yazık ki her geçen gün okuduğunu anlamayan ve hesap yapamayan bir gençliğin doğmaya başladığı görülüyor. Yapılan zekâ testlerine göre; 11 yaş çocuğunun 15 yıl önceki yaşıtlarına göre 2 yıl geride oldukları tespit edildi. Bu sebeple de okumanın, yazmanın, hesaplamanın eksikliği, ana problem olarak görülüyor. Televizyon, cep telefonu, tablet bilgisayar, internet gibi araçların aynı anda açık olması, ders çalışmayı imkânsız hâle getiriyor. Sürekli bir işten diğerine geçmek dikkati bölüyor, özellikle de hafıza ve öğrenmeyi olumsuz etkiliyor. Ekrandan bilgi edinme ile kitaptan bilgi edinme aynı olmuyor. Ekrandan okuma sırasında 5 kişiden birinin düzenli bir sırayla okuma yaptığı, geriye kalanların ise, atlayarak okuduğu, resim, renk, kalın harf gibi yerlere bakarak gezindiği fark edildi. Kitap okurken insanın bir acelesi yok. Görerek sembolik düşünüyor ve ötesi sizin hayal dünyanıza kalıyor. Siz okuyup, düşünüp, bağlantı kuruyorsunuz. Kendi yaşantınızla benzerlik kuruyorsunuz, analiz ediyorsunuz, sık sık hayale dalarak düşünüyorsunuz, size görüntü verilmediği için hayal gücü elinizde ve sadece sizin kafanızda olan bir senaryonuz var. Cep telefonu, arama motorları bunun tersini yapıyor. Ekrandan okuma, hele de internet bağlantısında ise bu hız ve acele sebebiyle geniş bir anlamadan yoksun oluyor. İnsanlara yön veren fikirler, yalnızken ortaya çıkar. Dijital teknoloji ise insanı bu imkândan mahrum bırakıyor ve birçoğunu da bağımlı yapıyor...”
İşte teknolojinin çok büyük ve önemli faydalarının yanında, ilgili, ilgisiz başta çocuklarımız ve gençlerimizi olmama üzere amacı dışında ve çok sık kullanımından kaynaklanan onlarca, sağlık, başarı, sosyal vakalar, derin travmalar vb. hadiselerinin artarak devam etmesi, bir bakıma da teknolojinin başta çocuklarımız ve tüm insanlık için ne kadar da tehlikeli olduğunu bu raporda bir kez daha özetle görmüş oldunuz. O nedenle bilgisayarı ve interneti aşırı kullanmanın meydana getirdiği sorunları hiçte göz ardı ederek yabana atmayalım.    
    

Yalnız Adam
17.08.2013 07:45:04
çocuklara zararları ortada olan internet vb. şeyler büyükleri de tamamen sanal alem esiri yaptı. şeytan da teknolojiye ayak uydurmuş, zamana göre galiba şekil değiştirmiş. allah kolaylık versin.

İnternet çocukları..

Bayram Ali KAVALCI

15.08.2013 14:29:03

13