Genellikle insan evlenirken evleneceği kişide aradığı özelliklerin başında güvenirlik gelir.

Kendisine güvenilmez bir kişilik yapısına sahip olan baba dahi, kızının güvenirliliği olan bir kişi ile evlenmesini ister.

Eşler hayatın farklı alanlarında çeşitli sıkıntı ve sorunlar ile karşılaşabilir.

Böyle durumlarda eşlerin sığınabilecekleri yer, evleri olmalıdır.

Eşler evinde ne kadar rahatlayabiliyor, ne kadar huzur bulabiliyorsa o ev eşler ve çocuklar için o derece güvenilir olarak algılanır.

Akşam işten eve dönerken eşler eve yaklaştıkça mutlulukları artıyor ve ayaklarının yerden kesildiğini hissediyorlarsa, bu durum evlilikte mutluluğun yaşandığının ve bu evliliğin yaşının uzun olacağının habercisidir.

Eve yaklaştıkça ayaklar geri, geri gidiyorsa bu tür evliliklerde sorun var demektir.

Eve yaklaşmakta olan adımların hızını ise eşlerin birbirlerine olan tavır ve davranışları belirler.

Evde huzur varsa eve yaklaştıkça adımlar hızlanır.

Nasıl, aranılan bir şey, markette bulunamayıp diğerlerinde aranıyorsa, evde huzur bulamayan kişiler de farklı ortamlarda huzur bulmaya çalışır.

 Evinizde sorunlarınızı ve sıkıntılarınızı eşiniz ile konuşabiliyor veya paylaşabiliyor, üzüldüğünüzde veya duygulandığınızda başınızı yaslayacak bir omuz bulabiliyorsanız, o ev sizin için vazgeçilmez mutluluk yuvası olur.

bu şartların oluşmadığı veya huzurun olmadığı evlerin eşleri birbirinden uzaklaştırdığı ve eşleri farklı arayışlara sürüklediğini çok iyi düşünmeliyiz.

Eşler her konuda birbirleriyle konuşurken eşinin içinde bulunduğu psikolojik durumu iyi algılayabilmeli ve ses tonunu buna göre ayarlamalıdır. (Evliliğimize aşk olsun)

Sözü bilen kişinin, yüzünü ak ede bir söz,

Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz,

Söz ola kese savaşı, söz ola bitire başı, Söz ola ağulu aşı, yağı ile bal ede bir söz.

 (Yunus Emre Hz.)