Sevgili okuyucularım, Cuma gününün önemi hepinizce malumdur. 25 yılı aşkındır bilgi dağarcığımda bulunanları okuyucularımıza ve insanlık için yazmaya gayret ediyorum. Mümkün mertebe Cuma gününün önemi nedeniyle manevi yazılar yazıyorum. Bu dini yazılarımın tamamını itikadımızın en sağlam eserlerinden elde ediyorum.  Bu yazılarımın inşallah duaya vesile olduğuna inanıyorum. 
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: Kıyamet günü öyle dehşetlidir ki, hâmile kadınlar korkudan çocuklarını düşürecektir. O gün gökler parçalanacak, yıldızlar dağılacak, yeryüzü ve dağlar parça parça olacak ve yok olacaktır. Bir insan, o güne nasıl hazırlanmaz? Önümüzde beş büyük imtihan vardır:
1- Son nefes: Nice âlimler son nefeste îmansız gittiler. Süf-yan-ı Sevrî hazretleri, 3 hocası îmansız gittiği için üzüntüden genç yaşta kamburlaşmıştı. Peygamber efendimiz, (Son sözü; 'La ilahe illallah, Muhammed'ün Resûlullah' olan Cennete girer.) buyuruyor. Bunu söylemeyip; (Aman doktor, kurtar!) derse, yani şifayı doktordan bilirse, Cehenneme gider. Şefaatlerin, müjdelerin hepsi, son nefeste îmanla ölenler içindir.
2- Kabir suâli ve azabı: Suâl meleklerine cevap olarak, kabir suâllerini ve cevaplarını öğrenmelidir. Hadis-i şerifte; (Kabir, Cennet bahçesi veya Cehennem çukurudur.) buyuruldu. Kabir azabı, ruha ve cesede birlikte olacaktır.
3- Mahşer azabı: Mahşer günü, Güneş bir mızrak boyu alçalır. Dümdüz bir çölde herkes günahı nispetinde sıkıntı çekerek hesabının görülmesini bekler. O sıkıntılı günde, bir grup insan uçarak gelip, Arş'ın altında gölgelenir. Bunlar, ümmet-i Muhammed'den olup dünyadayken, sırf Allah için birbirlerini seven Müslümanlardır.
Mahşerin süresi, elli bin ahiret senesidir. Ahiretin tek bir günü, dünyanın bin senesidir. Mevlânâ Hâlid-i Bağdadî hazretleri; (Bu yolun büyüklerini tanıyıp onların yolunda gidenler için mahşerin süresi, Arş'ın gölgesi altında, serin suların başında, iki rekât namaz kılacak kadar olacaktır.) buyuruyor.
4- Terazi: Sevaplar ve günahların tartıldığı terazide, oraya kul hakkıyla gelenlerin iflas edecekleri, sevaplarının hak sahiplerine verileceği, onlar da yetmezse hak sahiplerinin günahlarının onlara yükletileceği ve Cehenneme atılacakları, hadis-i şerifle bildirilmiştir.
5- Sırat köprüsü: Resûlullah efendimiz; (Ahirette Sırat köprüsünde her Müslüman'a, îman, namaz, oruç, hac, zekât, gusül ve kul hakkından olmak üzere, yedi suâl sorulur. Bunlara cevap veren, Cennete gider.) buyuruyor. Cevap veremeyenlerin hâli felakettir. Nitekim Kur'an-ı kerimde meâlen; (Siz hemen kolayca cennete gireceğinizi mi zannediyorsunuz?) buyruluyor. Cumanız mübarek olsun. b.a.k. 

ilim talebesi
27.11.2014 17:20:44
hocam, yazdığınız yazıları samimiyetle yazdığınızdan eminim. elbette herkes her konuda da yazı yazabilir ancak dini konularda uzmanların yazması daha güzel olmaz mıydı? ömrünü gerçek manada i̇slama adamış insanların imansız ölmesi mümkün müdür? (son sözü lailahe illellah olan cennete gider) hadisinin anlatmak istediği gerçeklik nedir acaba? adam islama uygun bir hayat yaşamamış ama son anında kelime-i tevhidi söylemişse ebedi cennetlik mi olur? sırat köprüsünde sorgu var mıdır? kul haklarından dolayı kendi sevabı kalmamış, başkasının günahlarını da yüklenmiş bir mümin ebedi cehennemlik mi olur? sosyal konularda yazdıklarınızı zevkle okuyoruz. ancak dini konularda uzmanlar yazsa sanki daha iyi olur diye düşünüyorum. amacım sadece hatırlatmaktır. kırdıysam hakkınızı helal edin...

b.ali kavalcı
28.11.2014 15:56:29
ilim talebesi; kardeşim samimi duygularınızdan dolayı çok teşekkür ediyorum. selam ve saygılarımı sunuyorum. b.a.k

BEŞ BÜYÜK İMTİHAN

Bayram Ali KAVALCI

27.11.2014 15:51:23

25